Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/7605
Karar No: 2007/9588

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/7605 Esas 2007/9588 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2007/7605 E.  ,  2007/9588 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : AKSARAY 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 13/02/2007
    NUMARASI : 2005/220-2007/28

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, 763 ada 2 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalının taşınmazına haksız olarak duvar çekmek suretiyle müdahale ettiğini, ayrıca iki taşınmaz arasına inşa edilen tuvaletin üst kısmında oturma odası olduğunu ve gelen pis kokuların kendisini rahatsız ettiğini ileri sürerek, el atmanın önlenmesi ve yıkım isteminde bulunmuştur.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, taraf vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

                                         -KARAR-
    Dava, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 763 ada 2 parsel sayılı taşınmazda davacı ve davalının paydaş oldukları anlaşılmaktadır.
    Mahkemece yerinde yapılan uygulama sonucunda uzman bilirkişi raporu ile komşuluk hukukuna aykırılığı saptanan tuvaletin rahatsız edici durumu gözetilmek suretiyle sökülüp kaldırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine,
    Ne varki çekişme konusu duvar ile ilgili olarak yapılan araştırma ve uygulama yeterli değildir.Anılan duvarın bulunduğu kadastral parselde tarafların paydaş olup olmadıkları ve tecavüzlü durumun imarla meydana gelip gelmediği açıklığa kavuşturulmamıştır.
    Bilindiği üzere;yasal ayrıcalıkların dışında ayrılmaz parçanın (mütemmim cüz"ün) mülkiyeti ve buna bağlı olarak tasarruf hakkı üzerinde bulunduğu arza bağlıdır. Bu husus M.K.nun 684. maddesinde açıkca vurgulanmıştır. Nevarki, yürürlükten kalkmış olan 6785 sayılı yasanın l605 sayılı yasa ile değişik 42/c ve halen yürürlükte bulunan 3l94 sayılı imar yasasının l8. maddelerinde özel hükümler getirilmek suretiyle ayrılmaz parça (mütemmim cüz) olan yapı ile arz arasındaki hukuki ilişki kesilmiş bazı durumlarda yapı, üzerinde bulunduğu yerin malikinden başkasına bırakılarak imar parsellerinin oluşturulabileceği öngörülmüştür. Böylece yapıların bedelleri ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine ödenmediği veya aralarında bu yönde bir anlaşma yapılmadığı yada ortaklığın giderilmesi davası açılmadığı sürece bu yapıların ömürlerini dolduruncaya kadar eski sahiplerine kullanma imkanı sağlanmıştır.
    Öte yandan, zeminin maliki olan kişinin taşınmazı bizzat kullanma yetkisi sınırlanmış, ayrılmaz parça (mütemmim cüz) durumunda olan yapı üzerinde tasarruf etme gücü özel yasa ile kısıtlanmıştır.
    298l sayılı yasanın 3290 sayılı yasa ile değişik l0/c maddesi de aynı doğrultuda hüküm getirmiştir.
    Gerçekten bir kimse kendisine veya yasanın himaye ettiği bir hakka dayanarak üçüncü bir şahsa ait bir taşınmaz üzerine ayrılmaz parça (mütemmim cüz) niteliğinde yapı inşaa etmiş imar uygulaması sonucu bu yer davacıya ait imar parseli içerisinde kalmış ise, kendi arzu ve iradesi dışında idari kararla oluşan bir durum söz konusu olduğundan kusurlu sayılamaz. İşte bu nedenle yukarıda değinildiği gibi yasa koyucu imar parseli malikine karşı yapı sahibini koruma zorunluluğunu duymuştur.
    Hal böyle olunca yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde uygulama yapılarak özellikle taraflar arasındaki çekişmeli duvarın imar uygulaması sonucu tecavüzlü duruma gelip gelmediğinin saptanması tecavüzlü imarla meydana geldiğinin belirlenmesi halinde yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca işlem yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,8.10.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi