17. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/16946 Karar No: 2016/7035 Karar Tarihi: 09.06.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/16946 Esas 2016/7035 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2014/16946 E. , 2016/7035 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R-
Davacı alacaklı idare vekili, borçlu ..."nin vergi mükellefiyetinden kaynaklanan vergi borcu için borçlu aleyhinde 6183 sayılı Kanun uyarınca icra takibi yapıldığını, borçluya ait olduğu tespit edilen araç üzerine haciz şerhi konulduğunu, bu şerhin daha sonra davalılar ... ve ... tarafından sahte olarak düzenlenen bir yazı ile kaldırılarak, aracın davalı ... adına tescil edildiğini, ilgili kişiler aleyhinde Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, devrin alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla yapıldığını ileri sürerek tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı borçlu ..., dava konusu aracı çok önceden dava dışı galeriye haricen sattığını, ancak aracın devrini vermediğini, davalı ..."nun bu galeriden satın aldığını, aracın devrini vermek üzere çağırılması sonucu aracın devrini verdiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ... ve davalı ... vekili müvekkilinin iyiniyetli 3.kişi olduğunu, belgenin davalı ... tarafından düzenlendiğini savunmuştur. Davalı ..., dava ile ilgisinin bulunmadığını beyan etmiştir. Mahkemece dava konusu vergi borcunun 04.04.2012 tarihi itibariyle tamamen ödenmiş olduğu, borçlu ve satın alan 3.kişi Mehmet yönünden davanın konusuz kaldığı, diğer iki davalının tasarrufun iptaline yönelik bu dava alıcı ve satıcı konumunda bulunmadıkları gerekçesiyle davalılar ... ve ... yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davalılar ... ve ... yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, hükmü temyiz edenin sıfatına göre davacı lehine fazla vekalet ücreti takdir edilmesinin bozma nedeni yapılmamasına 6183 sayılı Kanunun 25.maddesinde iptal davasının borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimselerle bunların mirasçılarına veya kötüniyet sahibi diğer kişilere (alıcılara) karşı açılacağının hükme bağlanması nedeniyle davalılar ... ve ... hakkındaki davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, 6183 sayılı Kanunun 24. ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine yöneliktir. 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 sayılı Yasanın 35.maddesi "6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir" hükmünü içermektedir. Somut olayda davacı yararına anılan yasal değişiklik gereğince maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nisbi vekalet ücreti takdiri doğru olmamıştır. Ancak bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hkümün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7.maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 6.bendindeki "..1.160,40 TL" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "...1.200 TL maktu" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.