Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/30263
Karar No: 2016/11156
Karar Tarihi: 23.05.2016

Hakaret - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/30263 Esas 2016/11156 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından mahkum olmuştur. Hakaret suçundan kurulan hüküm incelendiğinde, sanığın hakaret eylemi kanuna uygun olarak tespit edilmiş ve suçun aleni bir yerde işlenmesine rağmen yasal düzenleme eksik uygulanmıştır. Görevi yaptırmamak için direnme suçuyla ilgili olarak ise, sanığın hangi görevi yaptırmamak için ne şekilde direndiği delillere dayalı olarak açıklanmadan hüküm kurulmuştur. Bu nedenle, sanık hakkında TCK'nın 53/1-b maddesi uyarınca uygulanan hak yoksunluğuna ilişkin kısmın hükümden çıkartılması ve görevi yaptırmamak için direnme suçuyla ilgili hükmün bozulması gerekmektedir. Kanun maddeleri; TCK'nın 125/4, 53/1-b ve 265/1.
18. Ceza Dairesi         2015/30263 E.  ,  2016/11156 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    1) Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    Sanığın hakaret eylemini suçunun aleni bir yer olan karakol içinde işlenmesine rağmen TCK"nın 125/4. maddesi uygulanmayarak eksik cezaya hükmolunmuş ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak;
    TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin düzenleme, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesine karşın, bu madde gereğince hak yoksunluğuna hükmolunması,
    Kanuna aykırı ve sanık ..."in, temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, tebliğnameye kısmen uygun olarak, sanık hakkında TCK"nın 53/1-b maddesi uyarınca uygulanan hak yoksunluğuna ilişkin kısmın hükümden çıkartılması, biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    2) Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Görevi yaptırmamak için direnme suçuyla korunan hukuki yarar, kamu idaresinin güvenilirliği ve işleyişi olup; bu suçta, kamu faaliyetlerine kişilerin saygı göstermelerinin sağlanması ve kamu görevlerinin yerine getirilmesini dolayısıyla da kamu görevini yerine getirenleri engellemeye yönelik fiillerin önüne geçilmesi amaçlanmıştır. Bunun dışında, kendisine verilen görevi yerine getirmekte olan kamu görevlisine karşı cebir veya tehdit fiili gerçekleştirilmiş bulunulması durumunda görevli memurların, bireysel özgürlüğü ve beden bütünlüğünü de korunmaktadır. Maddede düzenlenen görevini yaptırmamak için direnme suçu, seçimlik hareketli bir suç olup kamu görevlisinin görevini yapmasını engellemek amacıyla, cebir veya tehdit kullanılması ile suç oluşmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, öncelikle engellenmek istenen işin o kamu görevlisinin görevine giriyor olması zorunludur. Kamu görevlisinin kendisine verilen görevi yerine getirmesini engellenmesine karşı yasal düzenlemeyle görevli memura yönelik koruma sağlamaktadır. TCK cebir terimi maddi ve manevi zorlamayı içermektedir. Maddi cebir yaralama suçu oluşturacak şekilde bir şiddet içerdiği, şiddetin de bireye yönelik fiziksel güç kullanılması olarak tanımlandığı kabul edilmektedir. TCK 265/1. maddesinde tanımlanan cebir öğesi, görevini yerine getirmeye çalışan kamu görevlisine karşı fiziki güç kullanılmasıdır. Cebrin sınırı, kasten yaralama suçunun temel şekli veya daha az cezayı gerektiren hâli kapsamında olmalıdır. Cebirle, kasten yaralamanın neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerine sebebiyet verilirse, fail ayrıca bu suçtan da beşinci fıkra uyarınca cezalandırılacaktır. Cebir veya tehdidin alenî olması şart değildir. Bu manada cebir ve tehdit, kamu görevlisinin görevini yerine getirmesini engellemeye elverişli, doğrudan kamu görevlisine yönelik ve ortadan kaldırılmadığı sürece göreve devam edilmesine engel olan güç kullanılmasını ifade eder. Bu açıklamalar çerçevesinde, olay tarihinde sanığın, hakkında cezai işlem uygulanan arkadaşı serbest bırakıldıktan sonra karakola geldiği ve görevli polis memuru ..."ya hitaben "sana şu an bir şey söylemiyorum, benim karşıma sivil gel" dediğinin anlaşılması karşısında, sanığın hangi görevi yaptırmamak için ne şekilde direndiği, delillere dayalı alarak açıklanmadan ve sanığın kabul edilen bu eyleminin tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmadan, sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulmak suretiyle CMK"nın 230/1-b maddesine aykırı davranılması,
    Kanuna aykırı ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas mahkemesine gönderilmesine, 23/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi