Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/7631
Karar No: 2007/9361
Karar Tarihi: 3.10.2007

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/7631 Esas 2007/9361 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, maliki bulunduğu arsanın bir kısmının belediye tarafından yapılan imar uygulaması sonucunda yolda bırakıldığını ileri sürerek, yolda bırakılan kısmın adına tescilini istemiştir. Davalı belediye ise, idari işlem nedeniyle açılan davanın adli yargıda görülemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, uyuşmazlığın idari yargıda çözümleneceğinden bahisle davanın görülmeyeceğine karar vermiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır: 3194 Sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesi, 2981 Sayılı Yasa'nın 3290 Sayılı Yasa ile değişik 10/C maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2007/7631 E.  ,  2007/9361 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BAĞCILAR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 05/04/2007
    NUMARASI : 2006/499-2007/190

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, maliki bulunduğu 1284 sayılı parselin bir kısmının davalı belediyece yapılan imar uygulaması sonucunda yolda bırakıldığını, işlemin iptali için idari yargıda açtığı davanın derdest olduğunu ileri sürerek, yolda bırakılan kısmın adına tescilini istemiştir.
    Davalı belediye, idari işlem nedeniyle açılan davanın adli yargıda görülemeyeceğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın idari yargıda görüleceği gerekçesiyle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı belediye tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
                                     -KARAR-
    Dava, kadastral parselin ihyası isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, uyuşmazlığın idari yargıda çözümleneceğinden bahisle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacıya ait 1284 sayılı kadastral parselin 3194 Sayılı Yasa’nın 18. maddesine göre belediyece yapılan işlemle 603 m2. lik kısmının yola terk edildiği ve bu işlem aleyhine İdare Mahkemesinde açılan davanın halen derdest bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Davacı, anılan işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek taşınmazının kadastral durumuna iadesini istemiştir.
    Bilindiği üzere; yürürlükten kalkmış bulunan 6785 sayılı imar yasasının 42, daha sonra yürürlüğe girmiş olan 3194 sayılı imar yasasının 18.maddesine göre belediyeler,yerleşme yerleri ile bu yerlerdeki yapılaşmaların planlarının fen, sağlık ve çevre koşullarına uygun biçimde oluşturulmasını sağlamak amacıyla imar sınırı içerisinde bulunan binalı ve binasız arsa ve arazileri maliklerinin veya diğer hak sahiplerinin olurlarını aramaksızın (hamur kuralını) uygulamak suretiyle birbirleriyle,yol fazlası ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, bağımsız paylı veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya, resen tapu işlemlerini yapmaya yetkilidir. 2981 sayılı yasanın 3290 sayılı yasa ile değişik l0/C maddesi de aynı doğrultuda hüküm getirmiştir.
    Gerek imar kanunları ile yapılan parselasyon işlemlerinin gerekse imar affı yasalarında öngörülen imar ıslah çalışmalarının bir idari karara dayandığı ve idari karara yönelik davaların inceleme yerinin idari yargı olduğu açıktır.
    Öte yandan, tapu sicilinin düzeltilmesiyle ilgili davaların da adli yargıda görüleceği kuşkusuzdur. Ancak imar uygulamaları sonucu oluşan çap kayıtlarının iptali isteğiyle açılan bu tür davalar, kayıtların oluşumuna esas alınan, diğer bir söyleyişle tapu kaydının illeti ve sebebi sayılan idari kararın değiştirilmesi veya ortadan kaldırılması sonucunu doğuracağından, idari karar idari yargı yerinde ortadan kaldırılmadıkça genel yargıda tapu sicilindeki gerekli düzeltmenin yapılmasına olanak yoktur.
    Somut olayda, idari işlemin iptali için davacı tarafından idari yargıda dava açıldığı ve halen derdest bulunduğu sabittir. Buna göre; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilmesi halinde sicilin yasal dayanaktan yoksun kalacağı ve yolsuz tescil niteliğine dönüşeceği, bunun sonucu olarak da eldeki davaya sicilin düzeltilmesi isteği olarak bakılması gerekeceği kuşkusuzdur.
    Hal böyle olunca, idari yargıda açılan davanın bekletici mesele yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçelerle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir. Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 3.10.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi