10. Hukuk Dairesi 2020/10583 E. , 2021/9410 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
Dava, sigorta başlangıcı tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi.... Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı Kurum vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili, ... Halıcılık A.Ş ünvanlı işyerinde 01/02/1989 tarihinde çalışmaya başladığını, buna ilişkin 01/02/1989 tarihli işe giriş bildirgesinin kuruma verildiğini, bunun hizmet dökümünde gözükmediğini, davalı kuruma müracaat etttiğini ancak 1989/1, 1989/2, 1989/3 dönem bordrolarının verilmediğinden bahisle müracaatının kabul edimediğini, 13/03/1974 doğumlu olduğunu işe giriş tarihinde 15 yaşında olup, 01/02/1989 tarihi itibariyle çalışması bulunan davacının 18 yaşını ikmal ettiği tarih olan 13/03/1992 tarihinin sigorta başlangıç tarihi olarak tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı Kurum vekili,13.03.1974 doğumlu, ... kızı davacı ..."ün ilk çalışmasının dava dışı 1049676 sicil sayılı işyerinden 07.04.2016 tarihinden olduğunu, "...Halıcılık A.Ş." adına tescilli işyerinin 01.02.1989 tarihinde Yasa kapsamına alındığı, 31.12.1991 tarihinde Yasa kapsamından çıktığının tespit edildiğini, davacı ... (ÇELİK) için işveren ‘... Halıcılık A.Ş.’ ünvanlı işyeri tarafından 16.02.1989 tarih 018791 sayılı 01.02.1989 işe başlangıç tarihli işe giriş bildirgesinin verildiği, ancak işyeri tarafından 1989/1, 1989/2, 1989/3 dönem bordrosu verilmediğini, davacının talep edilen işveren yanında çalıştığına yönelik herhangi bir belge bulunmadığını belirterek haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, davalı işyerinin bulunduğu Göynük Asliye Hukuk Mahkemesi yetkili olduğundan bahsedilerek mahkemenin yetkisizliğine dair kararı üzerine, Dairemizin 2019/2721 E.-890 K. Sayılı ilamı ile; mahkemenin yetkisizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesinden sonra yapılan yargılama neticesi;
"Davanın kabulü ile;
1-Davacının 28394,14 işyeri sicil numaralı ... Halıcılık A.Ş. unvanlı işyerinde 01/02/1989 tarihinde çalıştığının tespitine,
2-Bu çalışma nedeniyle 506 sayılı yasanın 60-G maddesi gereğince sigortalılık başlangıç tarihinin davacının 18 yaşını tamamladığı 13/03/1992 olarak tespitine ve 1 günlük çalışmasının sigortalılık prim günü süresi hesabına dahil edilmesine, kurum kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesine, " şeklinde karar verilmiştir.
Davalı Kurum vekili,urum kayıtlarına göre 13.03.1974 doğumlu, davacının 1401018760784 sicil numarası ile yasaya tabi ilk çalışması dava dışı 1049676 s.s. işyerinden 07.04.2016 tarihinde olduğunu, işveren ‘... Halıcılık A.Ş.’ adına tescilli 2139301010028394014 s.s. işyerinin 01.02.1989 tarihinde yasa kapsamına alındığı, 31.12.1991 tarihinde Yasa kapsamından çıktığı tespit edildiğini, davacı için işveren‘... Halıcılık A.Ş.’ ünvanlı işyeri tarafından 16.02.1989 tarih 018791 sayılı 01.02.1989 işe başlangıç tarihli işe giriş bildirgesinin verildiği, ancak anılı işyeri tarafından 1989/1, 1989/2, 1989/3 dönem bordrosu verilmediğini, davacının 01.02.1989 tarihinden itibaren dava dışı işveren yanında çalıştığına dair hiçbir yazılı belge, müfettiş raporu, şikayet dilekçesi ve sair yazılı delil bulunmadığını, davacının çalışmaları bakımından kurum kayıtlarının esas olduğunu, davacının iddialarını kurum kayıtlarına eş değerde belgelerle kanıtlaması gerektiğinden davacının çalışma iddialarını salt tanık anlatımına dayanarak kanıtlayamayacağını, davacının herhangi bir yazılı delili bulunmadığını, Davacının 31 yıl boyunca sigortalı çalışma yönünde bir talepte bulunmayıp şuan bulunması da sadece sigortalı hizmet başlangıç tarihini öne çekmeye yönelikt olduğunu, tanık dinletilmesinin usul ve Yasaya aykırı olduğunu, davacının çalıştığını iddia ettiği dönemde 15 yaşında olması nedeniyle ... İl Milli Eğitim müdürlüğü kayıtlarının incelenmesi gerektiği, eğitime devam edip etmediğinin araştırılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesince; mahkeme hükmü yerinde bulunmak suretiyle davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili,istinaf sebeplerini tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
506 sayılı Kanunun 108. maddesi gereğince sigortalılık başlangıç tarihinin belirlenmesine ilişkin açılan her dava, sigortalılığın saptanması istemini de içerdiğinden, aynı Kanunun 79/10 maddesi kapsamında bir günlük çalışmanın belirlenmesi davasıdır.
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun 3. maddesinin II numaralı fıkrasına, 09.07.1987 tarihinde yürürlüğe giren 3395 sayılı Kanunun 1. maddesiyle eklenen (D) bendinde “El halıcılığı dokuma işlerinde çalışanlar hakkında yalnız iş kazaları ile meslek hastalıkları, analık ve hastalık sigorta kolları uygulanır. Ancak bunlar istekleri halinde malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta kolları bakımından 85 inci madde hükmüne göre isteğe bağlı sigortalı olabilirler.” düzenlemesine yer verilmiş, sonrasında 06.08.2003 günü yürürlüğe giren 4958 sayılı Kanunun 57. maddesiyle söz konusu bent ilga edilmiş olup yürürlükten kaldırmaya yönelik yasama işleminin geriye yürütüleceğine ilişkin herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığından, şu durumda 09.07.1987 – 05.08.2003 (dahil) dönemi bakımından bentte yazılı nitelikteki hizmetin 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince uzun vadeli sigorta kollarına tabi zorunlu sigortalılık olarak değerlendirilemeyeceği belirgindir.
Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında dava irdelendiğinde, uyuşmazlık konusu dönemde davacının, işverene bağlı olarak yerine getirdiği faaliyetin, davacı tanığı ...’nin, ipek halı dokuma işi yaptıkları,diğer davacı tanığı ...’un işyeri kapandıktan sonra ürünü evde bitirdiği yönündeki beyanlarından “el halıcılığı dokuma işi” niteliğinde olduğu anlaşılmakla, davacının sigortalılığını talep ettiği tarih itibariyle uzun vadeli sigorta kollarından sigorta başlangıcı yönünde tespitte bulunulamayacağından davanın reddi gerekirken kabulü yönündeki mahkeme kararı isabetsizdir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının, HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 30/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.