Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/8705
Karar No: 2007/9205
Karar Tarihi: 01.10.2007

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/8705 Esas 2007/9205 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı miras bırakanın adına kayıtlı taşınmazın intikalinde kendisinin ketmedildiğini, sonra da davalı Sinan’a devredildiğini, temlikin muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile muris adına tescil istemiştir. Mahkeme, davacının yabancı statüsünde olduğu ve kesin süre içinde teminat yatırmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, elbirliği (iştirak) halinde mülkiyet söz konusu olduğundan, dava dışı ortakların olurunun alınması veya miras şirketine atanacak temsilci aracılığıyla davanın sürdürülmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiş ve Medeni Kanun'un 701-703 ve 702/2 maddeleri detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
1. Hukuk Dairesi         2007/8705 E.  ,  2007/9205 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :EDİRNE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 07.11.2006
    NUMARASI : 2006/111-2007/305

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, miras bırakanı H. Ç.’ın adına kayıtlı 3911 parsel sayılı taşınmazın intikali sırasında kendisinin ketmedildiğini, sonra da davalı Sinan’a devredildiğini, temlikin muvazaalı olduğunu ileri sürüp, tapu kaydının iptali ile muris adına tescil isteğinde bulunmuştur.
    Davalılardan Tahsin, davanın husumet yönünden reddini savunmuş, diğer davalılar, duruşmaya gelmemiş, bir cevap vermemişlerdir.
    Mahkemece, davacının M.Ö.H.U.Kanununun 32.maddesi gereğince davacının yabancı statüsünde bulunduğu, kesin süre içinde teminat yatırmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü:
                                                                                                              -KARAR-
    Dava, ketmi verese hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı, davada yukarıdaki hukuki sebebe dayalı olarak çekişmeli taşınmazın terekeye iadesini istemiştir. Bu durumda, davada elbirliği mülkiyet hükümlerinin uygulama yeri bulacağında kuşku yoktur.
    Bilindiği üzere; elbirliği (İştirak) halinde mülkiyet, yasa veya yasada belirtilen sözleşmeler uyarınca aralarında ortaklık bağı bulunan kişilerin, bu ortaklık nedeniyle bir mala veya hakka birlikte malik olma durumudur.
    Medeni Kanunun 701-703 maddelerinde düzenlenen bu tür mülkiyetin ( ortaklığın ) tüzel kişiliği olmadığı gibi eşya üzerinde ortaklardan herbirinin doğrudan doğruya bir hakkı da yoktur. Mülkiyet bir bütün olarak ortaklardan tümüne aittir. Başka bir anlatımla ortaklık tasfiye oluncaya kadar ortaklardan birinin ayrı mal veya hak sahipliği bulunmayıp, hak sahibi ortaklıktır. Değinilen mülkiyet türünde malikler mülkiyet payları ayrılmadığından paydaş değil, ortaktır. Bu kural, M.K.nun 701 maddesinde (... Kanun ve kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir.Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır.) biçiminde açıklanmıştır. Elbirliği (İştirak) halinde mülkiyetin bu özelliği itibariyle ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Şayet yasa veya elbirliği (iştirak) halinde mülkiyeti oluşturan anlaşmada ortaklık adına hareket etme yetkisinin kime ait olacağı belirtilmemişse, ortaklığın tasfiyesini isteme hakkı dışındaki tüm işlemlerde ortakların (iştirakçilerin) oybirliği ile karar almaları ve birlikte hareket etmeleri zorunluluğu vardır.
    Medeni Kanunun 702/2 maddesi bu yönde açık hüküm getirmiştir. Ancak, açıklanan kural yargısal uygulamada kısmen yumuşatılmış bir ortağın tek başına dava açabileceği, nevarki, davaya devam edebilmesi için öteki ortakların olurlarının alınması veya miras şirketine atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği kabul edilmiştir. (ll.l0.982 tarih l982/3-2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı) Nitekim bu görüş bilimsel alanda da aynen benimsenmiştir.
    Somut olayda,elbirliği ( iştirak) halinde mülkiyet söz konusu olup, dava dışı ortaklar bulunmaktadır. Hal böyle olunca, davaya katılmayan ortağın olurunun alınması yada miras şirketine M.K.nun 640. maddesi uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerekirken, davanın görülebilirlik koşulu gözardı edilerek yazılı olduğu üzere davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru değildir. Davacının, temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 01.10.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi