21. Hukuk Dairesi 2013/2688 E. , 2014/2629 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Mersin 4. İş Mahkemesi
TARİHİ : 22/11/2012
NUMARASI : 2012/157-2012/46
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava; davacının davalı işyerinde 05.04.2005 – 19.08.2005 ve 01.07.2006 – 28.11.2006 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmişse de sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı adına davalı işyerince düzenlenen 19.08.2005 tarihli işe giriş bildirgesi bulunduğu, davalı işyerince davacının 19.08.2005 – 20.06.2006 ve 28.11.2006 – 12.02.2007 tarihleri arasında geçen çalışmalarının davalı Kurum"a bildirildiği, davacının davalı işyerinde 27.11.2006 tarihinde iş kazası geçirdiğini iddia ettiği, bu olaya ilişkin olarak Sulh Ceza Mahkemesi"nin gerekçeli kararının dosya arasına alındığı, söz konusu karardan; davacının ifadesinde 3 aydır çalıştığını ve kazanın olduğunu beyan ettiği, davacının eniştesi olduğunu beyan eden sanığın ise davacının işyerinde daha önce çalıştığını, ancak yeni girdiğini beyan ettiği, işyerinin sahibinin de davacının işe kaza günü yeniden başladığını beyan ettiği, bordro tanığının; davacının 2004 – 2005 yıllarında çalıştığını, bir kaç defa giriş çıkış yaptığını, ancak ne zaman işe başladığını hatırlamadığını beyan ettiği, zabıta tarafından komşu işyeri tanıklarının tespiti için yapılan tahkikat sonucu ise sokakta başkaca işyerinin bulunmadığının ve sokak sakinlerinin de davacıyı tanımadıklarını beyan ettiklerinin bildirildiği anlaşılmaktadır.
Bu tür hizmet tespitine yönelik davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Yasal dayanağı dava tarihinde yürürlükte olan 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi ile halen 5510 Sayılı Yasanın 86. maddesi olan bu tür davalarda; öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin, işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin o dönemde gerçekten var olup olmadığı, kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı, eksiksiz
bir şekilde belirlemeli, daha sonra çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğu özel bir duyarlılıkla araştırılmadır. Çalışma olgusu her türlü delille ispatlanabilirse de çalışmanın konusu, niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli ve dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde çalışan işyerinde kayıtlı bordro tanıkları ya da komşu ve yakın işyerlerinde çalışan kayıtlı tanıklar olması sağlanarak çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenmelidir. Bu yön Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578 ve 1.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Somut olayda; her ne kadar mahkemece davacının iş kazası geçirdiğine dair hiçbir delil bulunmadığı ve davacının, davalı işveren tarafından bildirilen süreler dışındaki çalışmalarını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddi yoluna gidilmişse de dosya içerisinde mevcut Mersin 4. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 04.05.2009 tarih ve 2007/260 esas, 2009/429 karar sayılı kararına ait suretten; iş bu davanın davacısının katılan olarak ceza davasında yer aldığı, suçun taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma, olay tarihinin 27.11.2006 olduğu ve ceza yargılamasına konu olayın davacının iddia ettiği iş kazasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla; olayın 27.11.2006 tarihinde olması, davalı işyeri tarafından davacının ikinci dönem çalışmalarının ise 28.11.2006 tarihinden itibaren bildirilmiş olması karşısında davacı iddialarını destekler mahiyette deliller bulunduğu açıktır.
Mahkemece yapılacak iş; Mersin 4. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 04.05.2009 tarih ve 2007/260 esas, 2009/429 karar sayılı dosyasını, dosya Yargıtay aşamasında ise bir suretini dosya içerisine alarak olaya ilişkin ifadeleri alınan tanıkları tespit ederek dinlemek, 27.11.2006 tarihinde meydana gelen olaya ilişkin müfettiş raporu bulunup bulunmadığını araştırmak, bordrolarda isimleri bulunan diğer tanıkları dinlemek, ayrıca zabıta marifetiyle komşu işyeri sahibi ve çalışanlarının yoksa çevre sakinlerinin isimlerininin belirlenmesini yeniden isteyerek bildirilen kişileri de dinledikten sonra toplanan deliller ışığında sonuca gitmekten ibarettir.
Mahkemece eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.