Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/7604
Karar No: 2007/8842
Karar Tarihi: 24.9.2007

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/7604 Esas 2007/8842 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, babasının muvazaalı olarak ikinci eşine 1/2 paylı taşınmazı sattığını ve bu satışın iptaliyle tescilini istemiştir. Davalı ise bu satışın gerçek olduğunu savunmuştur. Mahkeme, muvazaa olgusunun kanıtlanamaması nedeniyle davayı reddetmiştir. Ancak dosya incelendiğinde, taşınmazın 1/2 payının satış yoluyla davalıya temlik edildiği anlaşılmıştır. Davacı, taşınmazın terekeye döndürülmesini istemiştir ancak miras bırakanın diğer mirasçıları da bulunmaktadır ve dava görülebilirlik koşulunu karşılamamaktadır. Elbirliği (iştirak) halinde mülkiyet söz konusu olduğu için ortakların oybirliği ile karar alması gerekmektedir. Bu nedenle davanın esası hakkında hüküm kurulması yanlıştır. Karar HUMK'nun 428. maddesi gereğince bozulmuştur. Kanun maddeleri ise Medeni Kanun'un 701-703 ve 702/2 maddeleridir.
1. Hukuk Dairesi         2007/7604 E.  ,  2007/8842 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 20/02/2007
    NUMARASI : 2004/490-2007/48

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, ortak miras bırakan babası M...N..Ö...’nin 6451 ada 21 parsel sayılı taşınmazdaki 4 nolu bağımsız bölümün 1/2 payını mirastan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak ikinci eşi davalıya temlik ettiğini ileri sürerek, 1/2 payın iptaliyle muris adına tescili isteminde bulunmuştur.
    Davalı, satışın gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, muvazaa olgusunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isetğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden, çekişme konusu 6451 ada 21 parsel sayılı taşınmazdaki 4 nolu bağımsız bölümün 1/2 payının miras bırakan tarafından 1.11.2002 tarihli akitle davalıya satış yoluyla temlik edildiği anlaşılmaktadır. Davacı taşınmazın terekeye döndürülmesi isteğinde bulunmuş olup, getirtilen kayıt örneklerinden miras bırakanın davacı dışında başka mirasçılarının bulunduğu kayden kesinleşmiştir. Bu durumda, davanın görülebilirlik koşulu olan taraf teşkilinin usulüne uygun olarak saptandığı söylenemez.
    Bilindiği üzere; elbirliği (İştirak) halinde mülkiyet, yasa veya yasada belirtilen sözleşmeler uyarınca aralarında ortaklık bağı bulunan kişilerin, bu ortaklık nedeniyle bir mala veya hakka birlikte malik olma durumudur.
    Medeni Kanunun 701-703 maddelerinde düzenlenen bu tür mülkiyetin ( ortaklığın ) tüzel kişiliği olmadığı gibi eşya üzerinde ortaklardan herbirinin doğrudan doğruya bir hakkı da yoktur. Mülkiyet bir bütün olarak ortaklardan tümüne aittir. Başka bir anlatımla ortaklık tasfiye oluncaya kadar ortaklardan birinin ayrı mal veya hak sahipliği bulunmayıp, hak sahibi ortaklıktır. Değinilen mülkiyet türünde malikler mülkiyet payları ayrılmadığından paydaş değil, ortaktır. Bu kural, Medeni Kanunun 701.maddesinde (... Kanun ve kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir.Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır.) biçiminde açıklanmıştır. Elbirliği (İştirak) halinde mülkiyetin bu özelliği itibariyle ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Şayet yasa veya elbirliği (iştirak) halinde mülkiyeti oluşturan anlaşmada ortaklık adına hareket etme yetkisinin kime ait olacağı belirtilmemişse, ortaklığın tasfiyesini isteme hakkı dışındaki tüm işlemlerde ortakların (iştirakçilerin) oybirliği ile karar almaları ve birlikte hareket etmeleri zorunluluğu vardır.
    Medeni Kanunun 702/2 maddesi bu yönde açık hüküm getirmiştir. Ancak, açıklanan kural yargısal uygulamada kısmen yumuşatılmış bir ortağın tek başına dava açabileceği, nevarki, davaya devam edebilmesi için öteki ortakların olurlarının alınması veya miras şirketine atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği kabul edilmiştir. (ll.l0.982 tarih l982/3-2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı) Nitekim bu görüş bilimsel alanda da aynen benimsenmiştir.
    Somut olayda,elbirliği ( iştirak) halinde mülkiyet söz konusu olup, dava dışı ortaklar bulunmaktadır. Hal böyle olunca, davaya katılmayan ortakların olurlarının alınması yada miras şirketine Medeni Kanunun 640. mad. uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerekirken, davanın görülebilirlik koşulu gözardı edilerek yazılı olduğu üzere davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru değildir. Davalının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 24.9.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

     

     

     

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi