10. Hukuk Dairesi 2016/2382 E. , 2016/4470 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamda belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraflar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi ve 5510 sayılı Kanunun 86. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar, kamu düzeni ile ilgili olduğundan, özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
Somut olayda davacının, 01.02.1986-31.12.1996 tarihleri arasında davalı işveren nezdinde sürekli ve kesintisiz olarak çalıştığının tespitini istediği davada; davalı işveren tarafından 03.11.1986 tarihli işe giriş bildirgesi ile 10.06.1987 çıkış tarihine kadar toplam 116 gün Kuruma bildirimde bulunulduğu, davacının sonraki sigortalı çalışmasının 2007 yılında başladığı ve davalı işverene ait işyerinin 01.09.1985 tarihinde Kanun kapsamına alınıp 30.11.1987 tarihinde kapsamdan çıktığı; mahkemece ise yapılan yargılama sonunda davacının giriş ve çıkış tarihleri arasında sürekli çalıştığının kabulü ile Kuruma eksik bildirilen 101 günün tespitine karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkemenin 3.11.1986-10.06.1987 tarihleri arasında eksik bildirilen günlerin tespitine ilişkin kabulü doğru ve yerindedir ancak bildirim yapılan dönem sonrası yönünden yani 10.06.1987 tarihinden sonra da davacının fiili hizmetinin devam edip etmediğine ilişkin yapılan değerlendirme ve inceleme eksik araştırmaya dayanmakta olup, hüküm kurmaya elverişli değildir.
Mahkemece yapılacak iş, tarafların gösterdiği delillerle yetinilmeyip, kendiliğinden araştırma yapılarak, davacının çalışmasının gerçekliği, işin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla öncelikle, davalı işverenin talep döneminde, kapsamdan çıktığı 30.11.1987 tarihinden sonra da faaliyetinin devam etmediği ve hangi yerde kaim inşaatlarda işverenlik yapıldığı araştırılmalı, bu kapsamda davalı işverenin vergi mükellefiyet bilgileri, varsa yoklama tutanakları ile icra edilen işin inşaat olduğu nazara alınarak iskan, inşaat ruhsatları araştırılmalı, böylece faaliyet durumunun yanı sıra davacının talep döneminde fiilen hangi inşaatlarda da çalıştığı davacıdan da sorulmak üzere belirlenmeli; ardından tespit edilen inşaatların komşu evlerinde, işyerlerinde yaşayanlar yine kolluk araştırması ile tespit edilerek bilgi ve görgülerine başvurulmalı; sigortalının kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu ile davacıya ödemelerin nasıl yapıldığı, çalışma gün ve saatleri araştırılmalı; mevcut tanık beyanlarının kabul sonrası dönem yönünden hüküm kurmaya yeterli olmadığından hareketle, re"sen seçilecek bordro tanıkları ile aynı çevrede işyeri olan işveren ya da bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler ilgili kolluk ve kurumdan sorulmak suretiyle saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı; böylece gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, belirtilen maddi ve hukuki esaslar göz önünde tutulmadan eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde; taraf vekillerinn bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı ve davalı ..."na iadesine, 29.03.2016 gününde oybirliği ile karar verilmiştir.