17. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/13740 Karar No: 2016/6952
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/13740 Esas 2016/6952 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2014/13740 E. , 2016/6952 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki muvazaa nedeniyle iptal davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 07.06.2016 Salı günü davacı vekili Av. .... geldi. Davalı .... vekili Av. .... geldi. Davalı ... tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili ve davalı .... vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında özetle; davanın muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkin olduğu, davalılar arasında muvazaalı olarak gerçekleştirildiği ileri sürülen ve Mahkemece de benimsenen taşınmaz satış işleminin 15.2.2006 tarihinde yapıldığı, davalı ..."ın borçlusu davacının alacaklısı olduğu bononun ise 28.10.2008 tanzim 12.11.2008 vade tarihini taşıdığı,dava dilekçesinde bononun düzenlenmesine esas borç ilişkisinin 2007 yılında doğduğunun belirtildiği, açıklanan bu gelişim biçimi itibarıyla, muvazaalı olduğu ileri sürülen satış işleminin borç ilişkisinin kurulmasından önce gerçekleştirildiği şu durumda davacının muvazaa savı dinlenemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulünün isabetli olmadığı gereğine değinilmiştir. Mahkemece iddia, savunma toplanan deliller ve bozma ilamı doğrultusunda taşınmaz satış işleminin 15.2.2006 tarihinde yapıldığı, davalı ..."ın borçlusu davacının alacaklısı olduğu bononun ise 28.10.2008 tanzim 12.11.2008 vade tarihini taşıdığı,dava dilekçesinde bononun düzenlenmesine esas borç ilişkisinin 2007 yılında doğduğunun belirtildiği, muvazaalı olduğu ileri sürülen satış işleminin borç ilişkisinin kurulmasından önce gerçekleştirildiği bu durumda davacının muvazaa iddiasının dinlenemeyeceği gerekçe- siyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava önkoşul yokluğu nedeniyle reddedildiğinden kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına AAÜT"nin 7/2 maddesi gereğince maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 4.bendindeki “takdiren 14.920,00 TL” ibaresinin çıkarılarak yerine “1.500 TL maktu” ibaresinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 7.6.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.