15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/35957 Karar No: 2021/6109 Karar Tarihi: 26.05.2021
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/35957 Esas 2021/6109 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın bir dolandırıcılık suçundan yargılandığı davada, katılandan aldığı yaklaşık 100.000 TL karşılığında üç ayrı zaman diliminde 3.000 TL kar payı adı altında ödeme yaptığı ancak geri kalan parayı iade etmeden ortadan kaybolduğu iddia edilmiştir. Dosyadaki deliller ve tanık beyanlarına göre sanık, katılandan sürekli para istemiş ve kazanç vaadiyle kendisine para vermiştir. Ancak sanığın savunmasına göre katılımcıdan borç para almadan önce ona borç vermeyi teklif ettiği ve faizli bir borç aldığı belirtilmiştir. Mahkeme, sanığın aleyhindeki deliller ile tanık beyanları doğrultusunda dolandırıcılık suçunu işlediğini ve zincirleme dolandırıcılık suçuna hükmedilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Mahkeme, suçun unsurlarının olmadığına karar vererek sanığın beraatına hükmetmiştir. Ancak, mahkemenin beraat kararı CMK'nın yanlış maddesine dayandığı için hüküm BOZULMUŞTUR. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır: 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254., 5237 sayılı TCK'nın 157/1 ve 43/1., 6763 sayılı Kanun'un 34., CMK'nın 223/2-a ve 223/2-c maddeleridir.
(Kapatılan)15. Ceza Dairesi 2017/35957 E. , 2021/6109 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat
Sanığın dolandırıcılık suçundan beraatına ilişkin hüküm, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık ..."ın, kendisini zengin ve hayırsever bir iş adamı olarak gösterip beraber iş yapacakları ve kendisine kar payı vereceği vaadi ile katılandan farklı zamanlarda yaklaşık 100.000 TL"ye yakın para almasına rağmen, söz konusu paradan sadece 3 ayrı zaman diliminde 3.000’er TL kar payı adı altında ödeme yapıp, bunun haricinde herhangi bir ortak iş yapmaksızın ve parayı iade etmeksizin ortadan kaybolmak suretiyle üzerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; Katılan tarafından ibraz edilen mesaj içeriklerinde, sanığın sürekli olarak ortak iş yapmak amacıyla katılandan para istemesi, ona para kazandıracağını söylemesi ve değerli taşınmazları olduğunu belirtmesine karşın, sanığın bu yazışmaların aksine katılanın kendisine borç vermeyi teklif ettiği ve faizle aldığı borcunu ödediğini savunması, katılanın anlatımlarını doğrulayan tanık beyanları karşısında; sanığın iyi bir geliri olduğu izlenimi yaratarak katılandan aldığı paralar karşılığında üç ayrı zaman diliminde 3.000’er TL kar payı adı altında ödemeler yaptığı ve bu şekilde güven sağladıktan sonra aldığı parayı iade etmeyerek ortadan kaybolduğu anlaşılmakla, eyleminin 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma kapsamındaki 5237 sayılı TCK"nın 157/1 ve 43/1. maddelerinde düzenlenen zincirleme dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin, oluşa ve dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle sanığın mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatına hükmedilmesi, Kabule göre de; Suçun unsurlarının oluşmadığından bahisle verilen beraat kararında CMK"nın 223/2-a maddesine dayanılması gerekirken yanılgıya düşülerek hüküm fıkrasında CMK"nın 223/2-c maddesinin gösterilmesi, Kanuna aykırı olup, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılanın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 26/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.