Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Orman Yönetimi, 26/12/2014 tarihli dava dilekçesiyle, yörede 3116 sayılı Kanun uyarınca yapılan orman kadastrosu sırasında ...ada 500 parsel sayılı taşınmazın dava dilekçesine ekli haritada gösterilen kısmının orman sayılan yerlerden olduğunu iddia ederek, orman sınırları içine alınması istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile çekişmeli .ada 500 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 275,43 m2"lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3116 sayılı Kanun gereğince 1949 yılında yapılarak kesinleşmiştir. Daha sonra 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanun gereğince yapılarak 16.6.1978 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 275,43 m2"lik kısmının orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu, parselin temyize konu olan diğer kısımlarının ise orman tahdit haritası dışında kalıp orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine 01/10/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.