18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/33293 Karar No: 2016/10986 Karar Tarihi: 23.05.2016
Görevi yaptırmamak için direnme - trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/33293 Esas 2016/10986 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın görevi yaptırmamak için direnme ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından mahkumiyetine karar verdi. Dosyadaki kanıtlar, belgeler ve duruşma tutanakları incelendiğinde, sanığın eylemlerinin kanuna uygun olduğu ve doğru olarak nitelendirildiği, haklı kılacak zorunlu öğelerinin olduğu ve sanığın bu eylemleri işlediğinin saptandığı belirtildi. Ancak, sanığın direnme eylemini birden çok görevliye karşı gerçekleştirmesi nedeniyle TCK'nın 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemişti. Sanığın gözaltında ve tutuklulukta geçen sürelerinin cezasından mahsubu konusunda ise yanılgıya düşülmüşse de bu sonuca etkili olmadığından bozma yapılamayacağına karar verildi. Kararda ayrıca, TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğu uygulanmasına ilişkin düzenlemenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği belirtilerek, kararın açıklanan noktası TCK'nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkartılması suretiyle düzeltilerek onanması kararına varıldı. Detaylı kanun maddeleri ise şu şekilde; TCK'nın 43. maddesi (birden fazla kişinin karşısında görevi yapmadan direnme halinde uygulanacak ceza hükümleri), TCK'nın 53/1-b maddesi (hükümlülüğün infazı süresince hak yoksunluğunun uygulanması hakkındaki düzenlemeler).
18. Ceza Dairesi 2015/33293 E. , 2016/10986 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve Trafik güvenliğini tehlikeye sokma eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Sanığın direnme eylemini birden çok görevliye karşı gerçekleştirmesi nedeniyle hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı, Sanığın gözaltında ve tutuklulukta geçen sürelerinin cezasından mahsubu konusunda uygulama maddesi olarak 5237 sayılı TCK"nın 63. maddesi yerine, suç tarihi itibariyle uygulanma olanağı bulunmayan 765 sayılı TCK"nın 40. maddesi gösterilmiş ise de, bu yanılgı sonuca etkili olmadığından bozmayı gerektirmediği, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin düzenlemenin, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görülmüş ise de, bu aykırılık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, TCK"nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkartılması suretiyle, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.