16. Hukuk Dairesi 2015/11722 E. , 2015/11136 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 18 parsel kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ...adına; 135 ada 2, 4 ve 5, 132 ada 13 ve 14, 133 ada 4, 134 ada 19 ve 65, 101 ada 10, 103 ada 13 ve 34, 137 ada 10 parsel sayılı taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ve 1/2"şer hisse ile ... mirasçıları olan ... ve ... adına; 132 ada 1; 131 ada 29 ve 146 ada 12 parsel sayılı taşınmazlar ise hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve müşterekleri adına tespit edilmiştir. Bir kısım parseller yönünden itirazı Kadastro Komisyonunca reddedilen davacı ... tapu kaydı, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda çekişmeli 132 ada 13 ve 14, 133 ada 4, 134 ada 65, 135 ada 2, 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlardaki davalı ..."a ait 1/2 oranındaki payların iptali ile davacı ... adına, kalan 1/2 oranındaki payların ise ... mirasçıları adına miras payları oranında tesciline, çekişmeli 102 ada 18 parsel, 134 ada 19, 101 ada 10, 103 ada 13 ve 34, 137 ada 10, 132 ada 1, 131 ada 29 ve 146 ada 12 parsel sayılı taşınmazların ise tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillere, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı ..."ın çekişmeli 102 ada 18 parsel sayılı taşınmaza yönelik yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle, bu parsel hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Davacı ... ve davalı ..."ın çekişmeli 101 ada 10; 103 ada 13 ve 34; 131 ada 29; 132 ada 1, 13 ve 14; 133 ada 4; 134 ada 19 ve 65; 135 ada 2, 4 ve 5; 137 ada 10 ve 146 ada 12 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki temyiz itirazları bakımından yapılan incelemede;
Dava; kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Davacı ... dava dilekçesinde ve yargılama aşamasında; çekişmeli taşınmazların dedesi Mehmet Kartal"a aitken dedesinin taşınmazları bakım ve gözetim karşılığında kendisine bıraktığını, murisin ölümünden sonra annesi olan davalı ... ve teyzesi olan davalı ... ile 23.03.1991 tarihinde çekişmeli taşınmazlara ilişkin olarak taksim senedi imzaladıklarını, bu senetle taşınmazlardaki hakkının tanındığını, kullanımların taksime uygun olduğunu, hatta köy tarla mevkiindeki yerlerin dedesi adına tapuluyken dedesinin hibe yoluya tapuda kendisine devrettiğini ve köy tarla mevkiindeki yerlerin adına tapulu olduğunu, bu nedenlerle davalılar adına yapılan tespitlerin hatalı olduğunu iddia ederek çekişmeli
taşınmazların tespitlerinin iptalini ve adına tescilini istemiştir. Mahkemece, davacı ... muris ... mirasçısı değilse de davacının dayandığı 23.03.1991 tarihli senetle değirmen yanı, köy tarla ve veli yaması mevkiindeki taşınmazların 1/2 hissesinin davalı ..."e, 1/2 hissesinin ise davacı ..."e bırakıldığı, murisin mirasçıları ... ve ... bu senetle davacı ..."in hakkını tanıdıkları, çekişmeli 132 ada 13, 14 ve 133 ada 4 parsel sayılı taşınmazların köy tarla mevkiindeki, çekişmeli 134 ada 65, 135 ada 2, 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazların değirmen yanı mevkiindeki taşınmazlar olduğunun, veli yaması mevkiindeki taşınmazların ise ormanda kaldığının ve davacının dayandığı 1986 tarih ve 2 numaralı tapu kaydının da köy tarla mevkiindeki üç parça taşınmazı kapsadığının yapılan keşif ve fen bilirkişisi raporuyla anlaşıldığı, taşınmazların kullanımının da senet içeriğine uygun olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 132 ada 13 ve 14, 133 ada 4, 134 ada 65, 135 ada 2, 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlardaki davalı ..."a ait 1/2 oranındaki payların iptali ile davacı ... adına, diğer payların ve parsellerin tespit gibi tescillerine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacının dayandığı 23.03.1991 tarihli senette; ... Köyü"ndeki veli yaması, değirmen yanı ve köy tarla mevkiindeki yerlerin yarısının ... torunu ... olma ..."a, diğer yarısının ise ... kızı ..."e bırakıldığı belirtilmektedir. Hükme esas alınan 12.05.2011 tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli krokide, davacının dayandığı senette sözü edilen köy tarla mevkiindeki yerler 132 ada 13, 14 ve 133 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar, değirmen yanı mevkiindeki yerler 134 ada 65, 135 ada 2, 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlar olarak gösterilmiş, veli yaması mevkiindeki yerlerin ise ormanda kaldığı belirtilmiştir. Fen bilirkişisi raporunda bu şekilde tespit yapılmış olmasına rağmen keşifte beyanına başvurulan mahalli bilirkişi ve tanıklar; değirmen yanı mevkiindeki yeri 135 ada 5 parsel, köy tarla mevkiindeki yerleri ise 132 ada 13, 14 ve 133 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar olarak göstermişler, veli yaması mevkiindeki yerlerin ise ormanda kaldığını ifade etmişlerdir. Fen bilirkişisi raporu ile mahalli bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmediği gibi, davacının dayandığı 1986 tarih ve 2 numaralı tapu kaydı usulen uygulanarak kapsamı belirlenmemiş, mahalli bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazların kullanımı hususunda ayrıntılı ve aydınlatıcı beyan da alınmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, mahallinde yeniden yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, tespit bilirkişileri ve fen bilirkişisi huzuruyla keşif icra edilmeli, mahalli bilirkişi ve tanıklara davacı dayanağı tapu kaydı ve senet okunarak tapu kaydının nereye ait olduğu, senette sözü edilen veli yaması, değirmen yanı ve köy tarla mevkiindeki yerlerin hangi taşınmazlar olduğu tereddütsüz belirlenmeli, hem bu taşınmazların hem de çekişmeli diğer taşınmazların ilk maliki, intikali ve kim tarafından hangi tarihten beri ne şekilde kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında doğabilecek çelişkiler yüzleştirme yapılarak, tespite aykırı sonuçlara ulaşılması halinde tespit bilirkişileri dinlenerek çelişkiler giderilmeye çalışılmalı, fen bilirkişisinden keşfi takibe elverişli ve kayıt uygulamasını gösterir şekilde krokili rapor alınmalı ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen ilkelere aykırı şekilde yetersiz araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, davacı ... ve davalılardan ..."ın temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine,
05.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.