Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8383
Karar No: 2016/6866
Karar Tarihi: 06.06.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/8383 Esas 2016/6866 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/8383 E.  ,  2016/6866 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davacıya ait römorkun davalı tarafından kaskolandığını, kaza tarihinde römorkun yük boşaltma esnasında dorsenin kasasında meydana gelen bükülme nedeniyle zarar gördüğünü, davalının hasarın teminat kapsamında kalmadığı gerekçesiyle ödeme yapmadığını, oysa zararın davacı aracındaki yükün dengeli boşalmaması ve kapağın açılmaması şeklindeki harici etkiyle oluştuğunu ve teminat kapsamında kaldığını, davacının hasarı kendi tamir ettirip 8.260,00 TL. ödediğini belirterek bu bedelin temerrüt tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davalı şirketin ikameti nedeniyle davada .... Mahkemeleri"nin yetkili olduğunu, davacı aracının kaskocusu olduklarını, davacının ihbarı üzerine açılan hasar dosyasında yapılan incelemede, hasarın harici etki ile meydana gelmediğinin ve yükün kaymaması nedeniyle oluşan, yükten kaynaklanan hasar olduğunun saptandığını, yükün araca verdiği zararın teminat dışı olduğunu, talebin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; hasarın harici bir etkiyle oluşmadığı ve yükten kaynaklandığı, bu durumda oluşan hasarın kasko teminatı kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kasko sigorta poliçesi gereği tazminat istemine ilişkindir.
    6102 sayılı TTK"nın 1453. maddesi uyarınca malı rehin alan kimse o mal üzerindeki menfaatini kendi adına sigorta ettirebileceği gibi, aynı yasanın 1406. maddesi uyarınca bir başkasının da rehin konusu malı rehin alan hesabına ve onun lehine sigorta ettirmesi mümkündür. Ayrıca Türk Medeni Kanunu’nun 879. maddesi uyarınca, sigorta tazminatının öncelikle rehin hakkı sahibine verilmesi veya açık muvafakatının alınması gereklidir. Böyle bir durumda, sigortalı durumda olan rehin hakkı sahibi olduğundan sigorta şirketinden tazminat talep etme hakkının da öncelikle ona ait olması gerekir ve sigorta ettiren, ancak sigortalı malın dain ve mürtehini olan ve lehine sigorta edilenin açık muvafakatını almak suretiyle sigortadan, şayet kendi menfaati de zedelendiği takdirde, tazminat istemek hakkına sahip olur. Öncelikle talep hakkının rehin hakkı sahibinde olması, yani sigorta bedelinin rehin hakkı sahibine ödenmesi gerektiği durumda, rehin hakkı sahibinin muvafakatinin bulunması halinde sigortalıya sigorta bedeli ödenebilir. Bu durumda dava açma hakkı da öncelikle rehin hakkı sahibinde olduğundan bir dava şartı olarak aktif dava ehliyeti olan davacı sıfatının da rehin hakkı sahibinde olduğu, buna karşın daini mürtehinin muvafakati halinde bu şartının yerine getirilmiş sayılacağı Dairemiz yerleşik içtihatları ile de ortaya konulmuştur.
    Somut olayda, davaya konu kasko sigorta poliçesinde, dava dışı bankanın dain mürtehin sıfatı ile hak sahibi olduğu görülmüş, davacının sigorta poliçesine dayanarak tazminat talebinde bulunabilmesi için dain mürtehinin bu konuda açık muvafakatının alınması gerektiği gözetilerek bu hususta araştırma yapılması konusunda Dairemiz"ce dosya mahkemesine geri çevrilmiştir. Mahkemece, ilgili bankaya yazılan müzekkereye verilen cevapta; dava dışı bankalarının rehin alacağının ve mürtehin kaydının devam ettiği, tazminatın davacının bankaları nezdindeki hesabına yatırılması kaydıyla muvafakatlerinin olduğunun bildirildiği görülmüştür. Bu durumda dava dışı rehin hakkı sahibi banka tarafından, davacının açtığı davaya kayıtsız şartsız muvafakat verilmediğinden, davacının dava açma hakkının ve aktif dava ehliyetinin bulunmaması nedeniyle, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, esastan davanın reddine karar verilmiş olması doğru değil ise de; neticeten davanın reddine karar verilmiş olduğundan, bu durum bozma sebebi yapılmamıştır.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 06/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi