8. Hukuk Dairesi 2011/4031 E. , 2012/211 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin korunması
... ile ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının kabulüne dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 12.01.2011 gün ve 427/38 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde, ... ......lığı, İlçe İdare Kurulu Müdürlüğünün 14.4.2010 tarih ve 6 sayılı kararıyla 945 sayılı parselin kuzeyinde bulunan 4402 m2"lik taşınmazın davacı tarafından 10.10.2008 tarihinde işgal ettiği gerekçesiyle müdahalesinin menine karar verildiğini, taşınmazın TMK.nun 973. maddesi uyarınca vekil edeninin fiili hakimiyetinde bulunduğunu, 01.01.1995 tarihinden bu yana vekil edeni tarafından Hazineye ecrimisil ödendiğini, en son 19.11.2004 – 09.04.2010 tarihleri arasındaki dönem içinde ecrimisilin yatırıldığını, verilen men kararının haksız ve yersiz olduğunu açıklayarak vekil edeninin zilyetliğinin korunmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, 28.9.2010 tarihli cevap dilekçesinde; davacı vekili tarafından açılan zilyetliğin korunması davasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, köy merası ve orman sayılan yerlerden olup olmadığının kurumlardan sorulması gerektiğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, 945, 946 ve 947 nolu mera parsellerinin kuzeyinde tescil harici bırakılan fundalık ve çalılık alanın davacı tarafından imar ve ihya edilerek kültür arazisi haline getirildiğini, böyle bir yerin kazandırıcı zamanaşımı yoluyla edinilmesi için dava konusu yapılabileceğini, taşınmaz üzerinde davacının zilyet olduğunu, hayvancılık yaptığını, ecrimisil ödediğini, buna karşın davalının üstün hakkının ispat edilemediğini gerekçe göstermek suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK.nun 981 ve devamı maddelerinde yer alan zilyetliğin korunması isteğine ilişkindir.
Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Teknik bilirkişi......’ın 23.11.2010 tarihli raporunda; dava konusu yerin orman ve mera sınırları dışında kalan tapulama harici fundalık ve çalılık alan içerisinde bırakılan yerlerden olduğunu bildirmiş, mahkeme de gerekçesinde; dava konusu yerin davacı tarafından taşlık, fundalık ve çalılıklardan temizlenerek imar ve ihya edilmek suretiyle kültür arazisi haline dönüştürüldüğünü bildirmiştir. Davacı vekili ise, vekil edeninin zilyetliğinin korunmasına karar verilmesi isteğinde bulunmuştur. Açılan davanın TMK.nun 713/1. maddesi gereğince açılan zilyetliğe dayalı tescil davası olmadığı dava dilekçesi ve dosya kapsamıyla sabittir. Davacının dava konusu taşınmazı haksız olarak işgal etmesi üzerine......ça men kararı verilmiş ve Hazinenin dosya arasında bulunan ecrimisil ihbarnamelerini düzenleyerek davacıya göndermesi üzerine, davacı tarafından haciz ihbarnamelerinde yazılı para miktarlarının ödendiği belirlenmiştir. Anlaşıldığı kadarıyla davacının taşınmaz üzerinde malik sıfatıyla bir zilyetliği söz konusu değildir. Tüm tapusuz taşınmazların maliki ... yani Devlet olup, Devlete karşı gerçek kişilerin ya da özel tüzel kişilerin taşınmaz üzerinde herhangi bir üstün zilyetliği ya da haklarının olduğundan söz edilemez. Zilyetliğin korunması, Devlete (Hazineye) veya başka kişilere ait taşınmazlar üzerinde üçüncü kişiler arasında görülecek davalarda söz konusu olur. Hazinenin esasen taşınmazın gerçek maliki olduğu ve Hazinenin hakkının mülkiyet hakkından kaynaklandığı gözönünde tutulduğunda, Hazineye karşı zilyetliğin korunması davasının açılıp görülmesi olanağı yasal olarak mümkün değildir.
Bu nedenle Hazineye karşı açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle Hazinenin üstün zilyetliğinin kanıtlanamadığı görüşüyle davanın kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
Davalı ... vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulüyle yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.