Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/27715 Esas 2016/10952 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/27715
Karar No: 2016/10952
Karar Tarihi: 18.05.2016

Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/27715 Esas 2016/10952 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde bir kişi hakkında hakaret suçundan açılan dava sonucunda, mahkeme beraat kararı verdi. Ancak yapılan temyiz başvurusu sonucunda Yargıtay, kararın gerekçesinin yeterli olmadığını ve kanuna aykırı olduğunu belirtti. Yargıtay'ın değerlendirmesi sonucunda, mahkemenin kararının bozulmasına ve dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine karar verildi. Bu karar, Anayasanın 141, CMK’nın 34 ve 230. maddelerine göre yapılan bir inceleme sonucunda alındı.
Detaylı açıklama:
- Anayasanın 141. maddesi: Yargı kararlarının gerekçeli olması gerektiğini belirtir.
- CMK’nın 34. maddesi: Kararların hukuki nitelendirmesinin net bir şekilde yapılması gerektiğini belirtir.
- CMK'nın 230. maddesi: Kararın dayandığı tüm verilerin, sonuçların ve değerlendirmelerin açık bir şekilde belirtilerek gerekçeli bir karar verilmesi gerektiğini belirtir.

18. Ceza Dairesi 2015/27715 E. , 2016/10952 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Beraat

KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
Anayasanın 141, CMK’nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir.
Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın fiiline ilişkin hukuki nitelendirme yapılması, gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak gerekçesiz hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak, sair yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.