12. Ceza Dairesi Esas No: 2019/3591 Karar No: 2021/462 Karar Tarihi: 21.01.2021
2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/3591 Esas 2021/462 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığa 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçu isnat edilmiş ancak inşaat bilirkişi raporunda yapılan incelemeler sonucunda suç tarihinin 1992 yılı olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca bu suç 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi yollamasıyla mülga olan 765 sayılı TCK'nın 102/4. maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir ve suç tarihi olan 1992 yılından önce gerçekleşmiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuş ve kamu davası isteme aykırı olarak düşürülmüştür. Kanunlar ise şöyle belirtilmiştir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesi, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun mülga olan 102/4. maddesi, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. ve 322. maddeleri.
12. Ceza Dairesi 2019/3591 E. , 2021/462 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık Hüküm : Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya kapsamında mevcut 19/06/2017 havale tarihli inşaat bilirkişi raporunda, dava konusu yapının, 26/04/2017 tarihinde icra edilen keşiften 25 yıl önce inşaa edildiğinin tespit edilmesi karşısında, suç tarihinin “1992 yılı” olarak kabulünde zorunluluk bulunduğu anlaşılmakla, gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “31/07/2012” şeklinde gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir. Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem 6948 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi yollamasıyla lehe neticeler doğuran (mülga) 765 sayılı TCK"nın 102/4. maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 104/2 maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan “1992 yılı” tarihinden itibaren 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımı inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş olmakla, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının isteme aykırı olarak DÜŞMESİNE, 21/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.