15. Hukuk Dairesi 2019/3402 E. , 2020/2088 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı-karşı davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl ve karşı dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, asıl dava ayıplı ifa nedeniyle ayıpların giderim bedeliyle geç teslim ve ayıbın giderilmesi için geçen süredeki kazanç kayıplarının tahsili istemlerine, karşı dava ise bakiye iş bedeli alacağının tahsili talebine ilişkindir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar, davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalı-karşı davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dairemizin hükmüne uyulan 14.01.2015 gün 2014/1907 Esas, 2015/75 Karar sayılı bozma ilamında davalı-karşı davacının belirttiği iş ve imalâtların sözleşmeye göre iş değişikliği ya da fazla imalât olup olmadığı, iş değişikliği ve fazla imalât ise bunun iş süresine etkisinin ne kadar olduğu ve yine iş değişikliği ve fazla imalâtlar sebebiyle yüklenicinin hak ettiği bedel hesaplattırılıp bu fazla imalâtların süreye etkili olması halinde mali müşavir bilirkişiden alınacak ek raporla gecikilen süre yeniden tespit ve bu süreye göre gecikme ile, onarım süresince uğranılan kazanç kaybı hesaplattırıldıktan sonra asıl ve karşı davada sonucuna uygun bir karar verilmesi, faiz konusunda da ilamda belirtilen şekilde işlem yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Yerel mahkemece yargıtay bozma ilamına uyulduğuna göre bozmada belirtilen hususlar lehine olan taraf için usuli kazanılmış hak oluşturduğundan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp karar verilmesi zorunlu hale gelmiştir.
Mahkemece bozma ilamı gereğince teknik bilirkişiden alınan 13.11.2016 tarihli raporda fazla imalâtın, imalât süresini 16 gün uzatacağı bedelinin 5.200,00 TL olduğunu
bildirmiş, itiraz üzerine düzenlediği 13.02.2016 tarihli ek raporunda fazla imalât bedelinin yine aynı miktarda olup, fazla imalâtın etkisiyle işin gecikme süresinin toplamda en az 60 gün olduğunu belirtmiş, bu rapora itiraz üzerinde yeniden seçilen bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 24.11.2018 tarihli raporda anlaşılmaz şekilde fazlaya ilişkin gecikme süresinin toplamda 60 gün olduğu belirtilmiştir. Bozmadan sonra alınan teknik bilirkişi rapor ve ek raporlarında fazla imalâtların iş süresine etkisi farklı olduğu gibi gerek 13.02.2016 gerekse 24.11.2018 tarihli raporda fazla imalâtların iş süresine etkisi değil fazla imalâtın etkisiyle işin ve fazlaya ilişkin gecikme süresinin hesaplanmış olması ve mali müşavir bilirkişi tarafından yapılan fazla imalâtın teslim süresine etkisi 16 gün olarak hesaplama yapıldığından ve hesaplanan fazla imalât bedelide iş sahibinin talep edebileceği tazminat miktarından düşülmediğinden bozma ilamına uygun olarak düzenlenmemiş olmaları sebebiyle hükme esas alınmaları mümkün değildir.
Bu durumda mahkemece, bozmadan sonra rapor ve ek rapor düzenleyen teknik bilikişiler Prof. Dr.... ve Prof. Dr. İmdat Taymaz"dan, sözleşme dışı fazla iş ve imalât olduğunu önceki raporlarında belirttikleri iş ve imalâtların yapılmış olmasının, taraflar arasında sözleşmede kararlaştırılan teslim süresine kaç gün etki ettiği, başka bir anlatımla; teslim süresini kaç gün uzattığı konusunda gerekçeli ve denetime elverişli, çelişkiyi giderecek biçimde ek rapor alınıp, bu şekilde sözleşme dışı işlerin teslim tarihine etkisi saptandıktan sonra, yine hükme esas alınan mali müşavir bilirkişiden gecikilen süre yeniden tespit edilip, bu süreye göre gecikme ve onarım süresince uğranılan kazanç kaybı hesaplattırılıp, bulunacak miktardan ilk bozmadan sonra alınan teknik bilirkişi raporlarında hesaplanan sözleşme dışı imalât bedeli de mahsup edilerek ve faiz başlangıç tarihleri ile ilgili Dairemizin 14.05.2015 tarihli bozma ilamındaki hususlar da gözetilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile asıl davada yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacının diğer temyiz itirazlarının reddidne, 2. bent uyarınca kabulü ile asıl davada kurulan hükmün davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalı-karşı davacıya iadesine,
karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 06.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.