Esas No: 2021/8621
Karar No: 2022/2212
Karar Tarihi: 10.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/8621 Esas 2022/2212 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/8621 E. , 2022/2212 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada davacının yaralandığını ve malul kaldığını, davalı tarafça kısmi ödeme yapıldığını, davacının en az %20 oranında malul kaldığını açıklayıp bakiye zararlarına karşılık olarak 5.000,0 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacıya yeterli ödeme yapıldığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın reddine karar verilmiş; karara karşı davacı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince davacı vekilinin itirazının itirazının kısmen kabul kısmen reddi ile, hakem heyeti kararının kaldırılarak kalıcı maluliyete yönelik talebin reddine, dieğr taleplerin kabulü ile 5.894,76 TL geçici iş göremezlik ve 3.555,00 TL geçici bakıcı giderinin tahsiline karar verilmiş, karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili meydana gelen kazada davacının yaralandığını ve malul kaldığını, davalı tarafça kısmi ödeme yapıldığını açıklayıp bakiye zararın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, Tahkim heyetince yargılama neticesinde artan maluliyet konusunda rapor sunulmadığı gerekçesi ile davacının kalıcı maluliyete ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. Eksik inceleme ile karar verilemez. Davacının aynı kazaya bağlı olarak yeniden talepte bulunabilmesi için maluliyet oranındaki artışta gelişen bir durumunun olup olmadığının araştırılması gerekmektedir.
Somut olayda; bu davadan önce alınan maluliyet raporunda davacının %3 oranında sürekli iş göremez olduğu belirlenmiş, eldeki davada ise davacının %20 oranında sürekli iş göremez olduğu belirtilmiştir. Bu haliyle her iki rapor arasında bariz farklılıklar bulunmaktadır.
Taraflar arasında daha önce görülen dava kesinleştiği için bu davada alınan maluliyet raporları taraflar için bağlayıcı olup artık aynı hukuki sebeplerle ikinci bir dava açılamaz. Ne var ki gelişen durumların varlığı halinde artık yeni ortaya çıkan durumlar açısından kesin hüküm söz konusu değildir. Zira daha önceki yargılamada sonradan gelişen bu durumlar yargılama konusu yapılmamıştır. Gelişen durum; olay sonucu meydana geldiği halde, başlangıçta bilinen yaralanmalar dışında, sonradan ortaya çıkan veya gelişen, olaya bağlı vücut bütünlüğünü bozan sonuçlar olarak tanımlanabilir. Gelişen durumun olup olmadığı ise her olaya özgü olarak kanıtlara göre değerlendirilir.
Hakem Heyetince karara esas alınan maluliyet raporunda gelişen durum olup olmadığı yönünden bir değerlendirme yapılmamış olması nedeniyle anılan rapor karar vermeye yeterli ve elverişli değildir.
Bu durumda Hakem Heyetince, davacıya ait tüm tıbbi belgeler getirtilerek taraflar arasında görülen davalarda alınan maluliyete ilişkin bilirkişi raporları arasındaki farklılığın sebebinin araştırılması, yaralamanın hangi tarihte tedaviyle tamamen sona erdiği, maluliyetin artmasına ilişkin gelişen durumların olup olmadığı, ilk davada alınan maluliyet raporunda saptanan ve değerlendirmeye alınan tıbbi bulgular ile eldeki davada alınan raporda dikkate alınan tıbbi bulguların aynı olup olmadığı, ilk rapordan sonra ortaya çıkan arazların bulunup bulunmadığı, var ise dava konusu kazayla bağlantısı olup olmadığı hususlarında gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu alınması ve hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.