14. Hukuk Dairesi 2019/3097 E. , 2020/3557 K.
"İçtihat Metni"14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10/09/2015 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedelinin tahsili talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 21/05/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine vekili, davalının 217 sayılı mera parseline avlu, garaj, bahçe ve ağıl yapmak suretiyle elattığını belirtmiş, bu elatmanın önlenmesi ile mevcut yapıların kal"ini ve 5.977,94 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, "Davanın kabulü yönündeki a, b, f, g, c1 ve h harfli yerler yönünden toplam 491,31 m2"lik alanlara müdahalenin önlenerek bu kısımlarda bulunan yapı, ağaç, muhdesatların ve müştemilatların kal"ine ve kal masraflarının davalı tarafça karşılanmasına ilişkin ve yine toplamda 118,50TL eski hale getirme bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi yönündeki hükmümüzün kesinleştiği anlaşılmakla bu yönde yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına", "Yargıtay bozma ilamında belirtilen a1 harfli 25.65 m2"lik bölüm yönünden herhangi bir talep bulunmadığından bu konuda da karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir.
Hükmü, davalı temyiz etmiştir.
Hükmün hangi hususları kapsayacağı 6100 sayılı HMK"nın 297. maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır, hükmün hedefine ulaşmasını engeller, kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz. Bozma kararı ile ilk hüküm hakkaniyetini ve ifa kabiliyetini yitirir.
Bozma kararından sonra bozmaya uyularak verilen hüküm yeni bir hükümdür. Bozmaya uyularak tesis edilen hükmün, tüm istekleri karşılar şekilde yeniden yazılması gerekir. Mahkemece bu husus gözetilmeden, hükmün diğer yönlerinin kesinleşmiş olduğundan bahisle "Aynı konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de; dosyada mevcut 21/03/2016 tarihli fen bilirkişi kurulu raporunun eki krokide "g1" harfi ile gösterilen bölümle ilgili olarak hükümde "c1" yazılması da doğru görülmemiştir. Bu yönde bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.