8. Hukuk Dairesi 2011/3275 E. , 2012/136 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ...... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 17.03.2011 gün ve 449/86 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı, annesi ......’in 1952 yılında öldüğünü, annesinin babası ......’nın 1951 yılında öldüğünü, dava konusu taşınmazların annesinin babasından miras yoluyla kaldığını, ne var ki, kendilerinin küçük olması nedeniyle 1958 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında dava konusu 577, 578, 661, 662, 868, 950, 1216, 1535, 1583, 1650, 1056 ve 1127 parsel sayılı taşınmazların davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, Anayasa Mahkemesinin emsal kararlarına göre, miras yolu ile intikal eden taşınmazlarda zamanaşımı uygulanamayacağından, davalılar adına olan tapu kayıtlarının miras payı oranında iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan ..., dava dilekçesinin tebliğine rağmen oturumlara katılmamış ve yanıt vermemiştir. Öteki davalılar ayrı ayrı davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların tapulama tutanaklarının kesinleştiği 1966 – 1967 yılından davanın açıldığı 3.1.2001 tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesi hükmü uyarınca 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş olduğundan emsal olarak 7. Hukuk, 1. Hukuk ve 8. Hukuk Dairesinin ilanlarından bahisle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Hüküm, süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; dava konusu parsellere ilişkin tapulama tutanakları, Tapulama Mahkemesinin kararları, çap kayıtları ayrı ayrı getirilmiştir. Yapılan incelemede 1216, 1535 ve 1650 nolu parsellerin tapulama tutanaklarının 14.05.1966 tarihinde, 577, 578, 661, 668, 868 ve 950 nolu parsellerin 23.2.1967 tarihinde, 1127 nolu parselin ise, Tapulama Komisyonu kararı uyarınca 4.12.1967 tarihinde, 1583 nolu parselin Tapulama Mahkemesi kararı uyarınca 29.3.1974 tarihinde kesinleşerek davalılar adına kayıtlar oluştuğu anlaşılmaktadır. 1056 nolu parsele ilişkin çap kaydı incelenmiştir. Bu yerin tapu memuru huzurunda yapılan satışla 2.3.1990 tarihinde dava dışı Kadir Kuvvettaş adına
kayıtlı olduğu belirlenmiştir. Hal böyle olunca, 1216, 1535, 1650, 577, 578, 661, 662, 868, 950, 1127 ve 1583 parsellerle ilgili olarak 766 sayılı Yasanın 31/2, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 ve geçici 4. maddesi uyarınca hak düşürücü süreler geçtiği anlaşılmakla bu taşınmazlarla ilgili olarak davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Ancak, 1056 sayılı parsel yukarıda açıklandığı üzere tapu memuru huzurundaki temlikle davada yer almayan kişiye satılmıştır. Bu parsel yönünden açılan davanın taraf sıfatı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir ise de, yerel mahkemece verilen karar tüm parseller için redde ilişkin olup, sonucu itibariyle doğru olan yerel mahkeme kararının açıklanan nedenlerle ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL"nin temyiz eden davacıdan alınmasına 19.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.