Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4592 Esas 2018/1876 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4592
Karar No: 2018/1876
Karar Tarihi: 05.04.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4592 Esas 2018/1876 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı-karşı davacı, boru satın aldığı davacıya ödeme yapmadığı için ilamsız icra takibi başlatılmıştır. Davalı, aldığı borularda gizli ayıp olduğunu iddia ederek sözleşmeden dönmüş ve karşı dava açmıştır. Mahkeme, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle karşı davanın reddine ve borcun ödenmesine karar vermiştir. Kanun maddeleri ise belirtilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi         2017/4592 E.  ,  2018/1876 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki asıl itirazın iptali, karşı menfi tespit, istirdat ve alacak davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı-karşı davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı-karşı davacı vek. Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR -
    Davacı vekili, özel amaçlı boru üretimi yapan davacının davalıya takibe konu faturalara istinaden boru satıp teslim ettiğini, davalı tarafça ödeme yapılmadığını, bunun üzerine davalı hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline, takibin devamına ve % 20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili karşı dava ve cevap dilekçesinde, davacı-karşı davalıdan aldıkları borularda gizli ayıp bulunduğunu, gizli ayıp nedeni ile noter kanalıyla sözleşmeden döndüklerini savunarak asıl davanın reddine, % 20 oranında kötü niyetli takip tazminatına, ayrıca davacı-karşı davalı yana 306.223,06 TL borçlu olunmadığının tespitine, davacı-karşı davalı aleyhine % 20 oranında kötü niyetli takip tazminatına, fazlaca ödenen 37.751,36 TL’nin davacı-karşı davalıdan istirdadına, ayıplı mal nedeniyle uğranılan belirsiz alacaklarından şimdilik 156.025,38 TL’nin davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davacı-karşı davalı cevap dilekçesinde, ayıp ihbarının süresi içinde yapılmadığını savunarak karşı davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece 03.11.2015 tarihinde verilen hüküm Dairemizin 17.11.2016 gün, 2016/7359 E.-2016/14882 K. sayılı ilamı ile gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki yaratıldığı gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davacı-karşı davalı tarafça, davalı-karşı davacı tarafa 07-10-17-18-30/07/2013, 30/08/2013, 24-26/02/2014 ve 07-17/03/2014 tarihlerinde ürünlerin teslim edildiği, ürünlerin davalı-karşı davacı tarafından ... laboratuvarlarında analizlerinin 11.06.2014 tarihinde istendiği ve raporun 13.06.2014 tarihinde düzenlendiği, çentik darbe deneyi raporunun ise 03.07.2014 tarihinde istendiği ve aynı gün içinde raporlandırıldığı, davalı-karşı davacının ise ürünlerde ayıp bulunduğuna ilişkin ihtarını davacı-karşı davalı şirkete 18.08.2014 tarihinde çektiği, buna göre davalı-karşı davacı ürünlerde ayıp bulunduğunu en geç 03.07.2014 tarihinde öğrenmesine rağmen, bu süreden yaklaşık 46 gün sonra davacı-karşı davalıya ayıp ihbarında bulunduğu, ayıp ihbarının süresi içinde yapılmadığı, bu sebeple icra takibinde talep edilen satış bedelini ödemesi gerektiği, icra takibinde talep edilen bedelin likit olduğu, karşı davadaki taleplerin ise ayıp ihbarının süresinde yapılmaması sebebiyle yerinde olmadığı gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı-karşı davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalı-karşı davacıdan alınmasına, 05/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.