Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2118
Karar No: 2021/1976
Karar Tarihi: 27.04.2021

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2021/2118 Esas 2021/1976 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2021/2118 E.  ,  2021/1976 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hüküm davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ..."nin gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R -
    Davacı, kıdem tazminatını ödeme yükümlülüğünün davalıya ait olduğunun tespitini, ödenmeyen son hak ediş alacağının tahsilini ve kesin teminat mektuplarının iadesini talep ve dava etmiş, davalı, davanın reddini savunmuş, ilk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı tarafın yaptığı istinaf başvurusunu inceleyen bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ile temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Dava, hizmet alım sözleşmesi uyarınca, işçilerin kıdem tazminatı alacaklarından hangi tarafın sorumlu olduğu hususunda, sözleşmenin tarafları arasında ortaya çıkan muarazanın giderilmesi, davacı yüklenicinin son hak ediş bedeli alacağının ödenmesi ve teminat mektuplarının iadesi istemlerine ilişkindir. Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen, iç ilişkide taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.Somut olayda, taraflar arasında 03.12.2013 tarihinde, iletim ve trafo merkezlerinin işletilmesi işini konu olan hizmet alım sözleşmesi düzenlenmiştir. Sözleşmenin ilgili hükümleri (36.2.9., 36.4.4. vd.) dikkate alındığında, kıdem tazminatı da dahil olmak üzere, işçilerin iş kanunu ve diğer mevzuattan doğan sorumluluklarının yükleniciye ait olduğu açıktır. Bu itibarla, mahkemece, davacı tarafın, kıdem tazminatından davalı tarafın sorumlu olduğunun tespitine dair isteminin reddine karar verilmesi isabetli olmuştur.
    Sözleşmenin 36.4.4. maddesinde, yüklenicinin, işin bitiminde, davalı tarafa tüm işçilerden alınmış ibraname ibraz edeceği, alınacak bu ibranamede kıdem tazminatı da dahil tüm işçilik alacaklarının ödendiğinin gösterileceği, aksi takdirde son istihkakın ödenmeyeyeceği ve sözleşme ilişkisinin tasfiye edileceği, 11.4.2. ve 16.3. maddelerinde ise bu durumda teminat mektuplarının gelir kaydedileceği düzenlenmiştir. Davalı kurum, sözleşmenin anılan hükümlerine dayalı olarak, ibranamelerin ibraz edilmemesi nedeniyle, davacının son istihkakından bakiye kalan tutarı bloke etmiş ve teminat mektuplarını nakde çevirmiştir. Her ne kadar tüm işçilerden işçilik alacakları yönünden ibra belgesi sunulmamış ise de; dava dışı işçilerin iş akitlerinin kıdem tazminatı gerektirecek şekilde sonra ereceği belirli olmadığı gibi, bu şekilde sona erecek olsa bile belirli olmayan bir tarihe kadar bakiye hak ediş alacağının bloke edilmesi ve teminat mektubunun davacı uhdesinde kalması sözleşme hukukuna uygun düşmez. Ayrıca teminat mektubunun banka ile ilgili sonuçları nazara alındığında, teminat mektubunun iade edilmemesi davacı şirketin telafisi zor ekonomik zararlarına sebep olabilir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, 9 işçinin işçilik alacakları yönünde şikayette bulundukları belirtilmiş ise de bu işçilerin gerçekten kıdem tazminatı alacaklarının bulunup bulunmadığı ve ayrıca SGK sistemine 25 işçi yönünden girilen kodun, sözleşmenin süresinin bitimine bağlı yapılan rutin bir bürokratik işlem olup olmadığı, bu işçilerin aynı işyerinde çalışmaya devam edip etmediği, sonuç olarak, ibraname ibraz edilmesi gereken tarih itibariyle tüm bu işçilerin kıdem tazminatı alacağına hak kazanıp kazanmadığı araştırılmamıştır. Bu hususlarda bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak, son hak ediş bedelinden bakiye kalan tutarı bloke edilmesinde ve teminat mektuplarının iade edilmemesinde, davalı tarafın haklı olup olmadığı değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Açıklanan bu nedenlerle, davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddi kararı doğru olmamış, istinaf mahkemesi kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulması uygun görülmüştür.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin
    14.02.2020 tarih ve 2019/2560 E., 2020/329 K. sayılı kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir olanan 3.050,00 TL duruşma vekalet ücretinin, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HMK 373/1 maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine karardan bir örneğin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.04.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi