(Kapatılan)19. Hukuk Dairesi 2018/1602 E. , 2020/1027 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen itirazın iptali davalarının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm asıl ve birleşen davalar davacısı vekilince temyiz edilmiş, asıl ve birleşen davaların davalıları vekilince de adli yardım talepli olarak temyiz edilmesi üzerine adli yardım talebinin Dairemizce ve yapılan itirazın 20. Hukuk Dairesi"nce ret edilmesinden sonra mahkemece davalılar vekilinin çıkartılan muhtıraya uymadığından asıl ve birleşen dosyalar yönünden davalıların temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmalarına dair 26.01.2018 tarihli ek karar verilmiş, bu ek kararın da asıl ve birleşen davaların davalıları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, asıl davada davalı ...Ş. şirketine diğer davalıların kefaletiyle davacı banka tarafından kredi kullandırıldığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalılara keşide edilen ihtarnameye rağmen borç ödenmediğinden İstanbul 14. İcra Müdürlüğü"nün 1999/19940 sayılı dosyasında başlatılan takibin kesinleştiğini, takip tarihinden sonra doğan bakiye alacakların tahsili için de İstanbul 4. İcra Müdürlüğü"nün 2004/17045 sayılı dosyasında başlatılan icra takibine davalıların itirazının haksız olduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili, asıl davadaki iddialarını tekrarla İstanbul 14. İcra Müdürlüğü"nün 1999/19940 esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibine davalı ... Akaryakıt Nakliyat A.Ş’nin itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Birleşen davanın davalısı vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre; asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen dosya davacısı vekili ile asıl ve birleşen dosya davalıları vekili tarafından adli yardım talepli temyiz edilmiş, davalılar vekilinin adli yardım talebi hakkında Dairemizce verilen red kararına itirazın da reddedilmesi üzerine davalılara çıkarılan muhtıraya rağmen harç ödenmediğinden davalıların temyizden vazgeçmiş sayılmasına dair ek karar verilmiş bu ek kararın da temyizi üzerine Dairemizin 2014/5190 esas ve 2014/9655 karar sayılı ve 22.05.2014 tarihli ilamıyla “yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda, icra takibinden sonra ödenen 250.770 USD hakkında olumlu-olumsuz bir karar verilmediği halde gerekçeli kararda “ 25.03.2005 tarihinde borca mahsuben ödenen 250.770 USD"nin infaz aşamasında icra müdürlüğünce mahsubuna” denilmiştir. Böylece tefhim edilen kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki meydana getirilmiştir. Bu hal, HUMK"nun 381/2 (HMK 298/2) maddesine aykırılık teşkil ettiğinden 10.04.1992 gün 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulmasına” karar verilmiş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, asıl davada asıl borçlu ... Denizcilik A.Ş. ile davacı banka arasında imzalanan 20.07.1998 tarihli kredi sözleşmesi çerçevesinde bu şirkete 18.000.000 USD"lik kredinin 3.000.000 USD"lik kısmının nakdi kredi olarak kullandırıldığı ve diğer davalıların da kefaleten sorumlu bulundukları, davacı bankanın dava konusu 3.000.000 USD kredinin ilk taksit tarihi olan 16.02.1999 tarihindeki taksitin ödenmemesi üzerine davalılara ihtarname gönderilerek borcun ödenmemesi üzerine 29.09.1999 tarihinde İstanbul 14. İcra Müdürlüğü"nün 1999/19940 sayılı dosyasında takibe geçtikten sonra diğer taksitlerin de ödenmemesi üzerine 10.12.2004 tarihinde İstanbul 4. İcra Müdürlüğü"nün 2004/17045 sayılı dosyasından olmak üzere iki ayrı takip başlattığı, davacının seçimlik hakkını Türk Lirası olarak kullandığı, davacının takip tarihi itibariyle asıl borçlu ... Denizcilik A.Ş. yönünden gerçek alacağının talep gibi 2.737.606,82 TL asıl, 5.783.857,06 TL temerrüt faizi, 289.192,85 TL BSMV olmak üzere toplam 8.810.656,74 TL olduğu, müteselsil kefil olan diğer davalılardan ise 2.737.606,82 TL asıl, 5.455.324,39 TL temerrüt faizi, 172.766,21 TL BSMV olmak üzere toplam 8.465.697,43 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, alacağın likit olması nedeni ile %40 oranında hesaplanan icra inkar tazminatının sorumlulukları oranında davalılardan tahsiline, davalı borçlular tarafından 25.03.2005 tarihinde borca mahsuben ödendiği anlaşılan 250.770,00 USD"nin infaz aşamasında nazara alınmasına;
Birleşen dava yönünden, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu ... Denizcilik A.Ş. arasında düzenlenen 20.07.1998 tarihli genel kredi sözleşmesinde davalının bu sözleşmeyi 3.900.000 USD limitle kefil sıfatıyla imzalamış olması nedeniyle kefaleten sorumlu bulunduğu, davacı tarafça ihtarnamede seçimlik hakkını kullanarak alacağını TL olarak talep ettiğinden 16.02.1999 taksit tarihi itibari ile alacağın 147.084,22 TL olduğu, davalı tarafça mükerrer talep olduğu savunulmuş ise de davalıdan takip tarihi itibari ile sadece taksit ve faizlerin istendiği ve buna göre hesaplandığı, 2.700.000 USD’lik kısmın talep edilmeyip bu kısmın İstanbul 2. ATM"nin 2006/465 sayılı dosyada dava ve takip konusu İstanbul 14. İcra Müdürlüğü"nün 1999/19790 sayılı dosyasında talep edildiği, takip tarihi itibari ile gerçek alacak miktarının kredi alacağı yönünden 218.870,45 TL asıl alacak, 82.988,38 TL işlemiş temerrüt faizi, 4.149,41 TL gider vergisi olmak üzere toplam 306.008,25 TL, masraf alacağı yönünden de 18.86 TL bulunduğu, kredi borcu asıl alacağına takip tarihinden itibaren %150 temerrüt faizi %5 gider vergisi, masraf alacağına daha önce temerrüt gerçekleşmediğinden dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesi gerektiği, ayrıca takip talebinde İİK 138/3 maddesine aykırı olarak istenen %10 vekalet ücretinin çıkarılarak avukatlık asgari ücret tarifesi uygulanması gerektiği gerekçesiyle itirazın kısmen iptaline, alacağın likit olması nedeni ile %40 oranında hesaplanan 122.410,84 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davalar davacısı vekili tarafından temyiz edilmiş, ayrıca asıl ve birleşen davalar davalıları vekilince adli yardım talepli olarak temyiz edilmiştir.
Dairemizin 2016/4123 esas ve 2017/3176 karar sayılı ve 19.04.2017 tarihli ilamıyla asıl ve birleştirilen davada davalılar vekilinin adli yardım talebi reddedilmiş, eksik harcın tamamlatılması için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir.
Adli yardım talebinin reddi kararına karşı, davalılar vekilince itiraz yoluna başvurulmuş, itiraz 20. HD tarafından reddedilmiştir. Mahkemece, davalılara usulüne uygun muhtıra çıkarılarak temyiz harçlarının yatırılması hususu bildirilmiş ise de, harç eksikliğinin tamamlanmaması üzerine, mahkemece, 26/01/2018 tarihli ek karar ile asıl ve birleşen davanın davalılarının temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmalarına karar verilmiş, bu ek karar da asıl ve birleşen davanın davalıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, gerektirici sebeplere göre, asıl ve birleşen davalar davalıları vekilinin ek karara yönelik temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan 26.01.2018 tarihli Ek kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden asıl ve birleşen davanın davalılarından alınmasına,
2-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre asıl ve birleşen davaların davacısı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, asıl ve birleşen davaların davacısından onama harcı alınmasına yer olmadığına, 15.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.