Esas No: 2022/1510
Karar No: 2022/2740
Karar Tarihi: 21.02.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/1510 Esas 2022/2740 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Söke 3. Asliye Ceza Mahkemesi, suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar vermiştir. Ancak, denetim süresi içinde başka bir suç işlemesi nedeniyle açılan dava düşürülse de, suça sürüklenen çocuğun daha önce işlediği silahla tehdit suçu nedeniyle 3 yıllık denetim süresi içinde hükmün açıklanması gerektiren bir mahkumiyeti bulunmaktadır. Bu sebeple, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davaları zamanaşımı nedeniyle düşürülmüştür. Hırsızlık suçundan kurulan hüküm ise, suça sürüklenen çocuğun savunma hakkının kısıtlanması ve eylemin gece vakti işlenmesi nedeniyle bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak TCK'nin 86/2, 86/3-e, 116/4, 151/1, 31/2, 66/1-e, 66/2, 67/3-4, 143; CMK'nın 223/8, 185, 231/11 ve 253 sayılabilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuk hakkında Söke 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/01/2015 tarihli ve 2013/399 Esas – 2015/19 Karar sayılı kararı ile hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın kesinleştiği 19/03/2015 tarihinden itibaren 3 yıllık denetim süresi içerisinde 21/05/2015 tarihinde işlediği kasıtlı suç nedeniyle ihbarda bulunulan Söke 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 31/03/2016 tarihli ve 2015/697 Esas – 2016/267 Karar sayılı ilamına konu suçun, 5237 sayılı TCK’nın 86/2, 86/3-e maddelerinde tanımlanan silahla kasten yaralama suçu olduğu ve ihbara konu olan ilamda anılan suçun karar tarihinden sonra CMK’nın 253. maddesinde 6763 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile uzlaşma kapsamına alındığı, UYAP’tan yapılan kontrolde de ihbarda bulunulan dosyada 10/09/2021 tarihli ek karar ile uzlaşma sağlandığından bahisle açılan kamu davasının düşürülmesine karar verildiğinin anlaşıldığı, ancak UYAP’tan alınan adli sicil kaydına göre, suça sürüklenen çocuğun 3 yıllık denetim süresi içinde Söke 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/11/2018 tarihli ve 2016/364 Esas – 2018/494 Karar sayılı ilamına konu olan silahla tehdit suçunu 08/05/2015 tarihinde işlediği ve bu ilam sebebiyle hükmün açıklanmasını gerektiren kesinleşen mahkumiyetinin bulunduğu anlaşılmakla, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanma koşullarının oluştuğu belirlenerek, ayrıca 27/11/2013 olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında 26/11/2013 olarak yazılmasının ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan hüküm kurulurken, suç adının “konut dokunulmazlığının ihlal” şeklinde yanlış yazılmasının mahallinde düzeltilebilir maddi hatalar olduğu kabul edilerek ve suça sürüklenen çocuğun 18 yaşını doldurmadığı nazara alınmadan 18/05/2016 tarihli oturumun kapalı yapılması ve hükmün de kapalı oturumda açıklanması gerektiği gözetilmeden açık duruşma yapılarak 5271 sayılı CMK’nın 185. maddesine aykırı davranılması telafisi mümkün olmadığından bozma nedeni yapılmayarak yapılan incelemede;
1- İş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan TCK’nın 116/4, 151/1 ve 31/2. maddelerinde tanımlanan iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçları için öngörülen cezaların üst sınırlarına göre, aynı Kanun’un 66/1-e, 66/2 ve 67/3-4. maddeleri uyarınca hesaplanan 6 yıllık dava zamanaşımının (hükmün açıklanmasının geri bırakılması nedeniyle oluşan 1 ay 18 günlük durma süresi de gözetilerek) suçun işlendiği 27/11/2013 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davalarının, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
2- Hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
a) 5271 sayılı CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca, suça sürüklenen çocuk tarafından denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi halinde, duruşma açılarak ve suça sürüklenen çocuğun duruşmaya gelmediği takdirde yokluğunda duruşmaya devam edilerek hükmün açıklanacağına ilişkin ihtarı içeren meşruhatlı davetiye ile duruşmadan haberdar edilerek savunması alındıktan sonra, hükmün açıklanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin suça sürüklenen çocuğa hiç tebligat yapılmadan yokluğunda hükmün açıklanmasına karar verilmesi suretiyle suça sürüklenen çocuğun savunma hakkının kısıtlanması,
b) Dosya içerisinde yer alan 03/12/2013 tarihli CD inceleme tutanağı ve tüm dosya kapsamına göre, olayın 27/11/2013 tarihinde geceleyin saat 00.08’de gerçekleştiğinin anlaşılması karşısında; eylemin gece vakti işlenmesi nedeniyle suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan hükmolunan cezada 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesi gereğince artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 21/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.