Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/18061
Karar No: 2016/10817
Karar Tarihi: 18.05.2016

Konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/18061 Esas 2016/10817 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2015/18061 E.  ,  2016/10817 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak:
1-CMK"nın 231/11. maddesinde yer alan, "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek, cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabilir" şeklindeki düzenleme karşısında, mahkemece duruşma açılarak, sanığın duruşmaya çağrılması, varsa diyecekleri sorularak yapılan yargılama sonucuna göre aynı Kanunun 230. maddesi uyarınca hüküm fıkrasında bulunması gereken bütün hususlar da gözetilerek yeniden hüküm kurulması ve bu hükmün açıklanması gerektiği gözetilmeden, savunma hakkını kısıtlayacak biçimde duruşma gününde ... Numune ve Araştırma Hastanesi ... biriminde yatarak tedavi gören ve bu durumunun belgelendirip mahkemeye bildiren sanığın yokluğunda hüküm kurulması,
2-TCK"nun 116/4. maddesi uyarınca konut dokunulmazlığının ihlali suçunun cebir kullanılmak suretiyle işlenmesi hali nitelikli hal olarak sayılmıştır. Cebir, fiziken zor kullanmaktır. Mağdurun direncini kıracak şekilde kollarını tutmak, ayağından tutmak, kolunu bükmek, şeklinde işlenebilir. Cebrin eylemin devamı süresince uygulanması gerekmeyip, mağdurun başlangıçtaki direncini kırmak için elverişli olması yeterlidir. Burada cebrin konuta girerken veya çıkmamak için kişilere karşı uygulanmış olması gerekir. Eşyalara yönelik cebirde bu suç oluşmayacaktır. Konuta girdikten sonra uygulanan cebir, bu madde kapsamında değerlendirilemez. TCK’nın 116/4. maddesinde düzenlenen cebir suretiyle konut dokunulmazlığını bozmak suçunun oluşabilmesi için, sanık tarafından kişilere karşı yöneltilen şiddet eylemi ile konut dokunulmazlığının bozulması arasında nedensellik bağının bulunması, şiddetin konut dokunulmazlığını bozmak amacına yönelmiş olması ve bu amacın gerçekleşmesi için araç olarak kullanılması gerekir.
Bu açıklamalar uyarınca sanıkları ile mağdurlarının aynı apartmanda oturduğu somut olay değerlendirildiğinde, sanık ... ile yanındaki diğer sanığın eve girmek amacıyla kişilere yönelik cebir ya da tehdit kullanmadıkları, eve girildikten sonra gerçekleştirilen eylemlerin ise, ayrı bağımsız suçları oluşturacağı, bu sebeple de hakkındaki hükümler kesinleşen sanık .... tarafından mağdur ..."ya yönelik gerçekleştirilen kasten yaralama ve her iki sanık tarafından gerçekleştirilen mala zarar verme eylemlerinden dolayı sanıkların ayrıca bu suçlardan cezalandırılmalarına karar verildiği anlaşılmakla, TCK"nın 116/1 ve 119/1-c maddeleri uyarınca cezalandırılması gereken sanık hakkında yerinde olmayan gerekçe ile aynı Kanunun 116/4 ve 119/1-c maddeleri uygulanarak fazla ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ... ile eşinin temyiz nedenlerinin kabulüyle tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi