Esas No: 2021/8000
Karar No: 2022/2160
Karar Tarihi: 10.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/8000 Esas 2022/2160 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/8000 E. , 2022/2160 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince verilen 11/10/2019 - 2019/İHK-13462 sayılı kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 07/04/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin ağır yaralanarak malul kaldığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davalı ... şirketine sigortalı ... plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu, hak edilen bakiye tazminatın ödenmesi için başvuru yapıldığını ancak ödeme yapılmadığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 15.000,00 TL bakiye sürekli iş göremezlik tazminatı, 354,00 TL rapor ücreti olmak üzere 15.354,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bilirkişi raporunun tebliğini müteakip talebini ıslah ile 105.985,02TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; başvurunun reddini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davacının talebinin kabulü ile 105.985,02-TL bakiye sürekli iş göremezlik tazminatının 27/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak başvuru sahibine ödenmesine karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince; itirazın kabulü ile davacı tarafça sunulan raporun yetkili bir sağlık kurulu tarafından hazırlanmamış olması, içeriği itibariyle düzenleme usulüne uygun olarak hazırlanmadığı ve yönetmeliğe uygun olmadığından, davacının davasının dava şartı eksikliğinden usulden reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak
uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Karadeniz Teknik Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 26/10/2018 tarihli raporda, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti %23 olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporun tanziminde 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirleme yapıldığı görülmekte olup, raporun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğe uygun olduğu açıktır.
İtiraz Hakem Heyeti tarafından; davacı tarafça sunulan raporun yetkili bir sağlık kurulu tarafından hazırlanmamış olması, içeriği itibariyle düzenleme usulüne uygun olarak hazırlanmadığı ve yönetmeliğe uygun olmadığından dava şartı eksikliği gerekçesiyle başvurunun usulden reddine karar verilmiştir.
Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. Bu nitelikleri gereği de eksiklik bulunması halinde tamamlanabilir olup olmadıklarına göre ve 6100 sayılı HMK'nın 114 ile 115. maddelerindeki düzenlemeler kapsamında ele alınmaları gerekir. Davanın esasına girilmesine engel olacak nitelikteki dava şartı eksiğinin giderilmesinin her zaman mümkün olduğu durumlarda, HMK'nın 115/2. maddesi gereği eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilip sonucuna göre karar verilmelidir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 97. maddesi ile, zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte, bu başvuru yapılmadan dava yoluna gidilmesi halinin dahi HMK'nın 115/2.maddesi gereği tamamlanabilir dava şartı olduğu Dairemiz'in yerleşik uygulamaları ile kabul edilmektedir. Bu başvurunun yapıldığı; ancak, eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu savunmasının olduğu durumlarda ise, usule uygun olmadığı savunulan belgedeki eksikliğin her halükarda tamamlanabileceği açıktır.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacı tarafça sunulan 26/10/2018 tarihli maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere uygun biçimde, konusunda uzman doktor bilirkişi heyeti tarafından ve kazadaki yaralanma ile maluliyet arasındaki illiyet bağı da kurularak düzenlendiği, karara esas alınabilir bir rapor olduğu gözetilmek suretiyle inceleme yapılması, davalı vekilinin UHH
kararına ilişkin diğer itirazları da değerlendirilip karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.