17. Hukuk Dairesi 2014/16969 E. , 2016/6670 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar ve davalılar ... ile .... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 31.05.2005 tarihinde davalı ... AŞ’ye zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı, davalı ..."ya ait, sürücü .... idaresindeki kamyonetin müvekkillerin murisi ...."a çarparak kaçtığını, ...."ın tedavi için yaralı olarak götürüldüğü hastanede 28.06.2005 tarihinde vefat ettiğini, ....’ın davalı ..."nde temizlik görevlisi olarak asgari ücretle çalıştığını, müteveffanın kazayı geçirdiği sırada yol kenarlarını temizlemekte olduğunu, ..."nin kazayı önleyecek nitelikte önlemleri almadığını, davalı sürücü ....’nun Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/1369 esas sayılı dosyası kapsamında yapılan ceza yargılamasında temin edilen 09.05.2007 tarihli bilirkişi raporuna nazaran 6/8 kusurlu olduğunu, müvekkillerinin eşi/babaları ...."ın desteğinden yoksun kaldıklarını, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak davacı eş ... için 2.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi ve diğer her bir davacı için 1.000,00’er TL maddi, 10.000,00’er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren en yüksek reeskont faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketinden poliçe teminat limitiyle) müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, 02.07.2012 tarihli dilekçe ile maddi tazminat istemini davacı eş .... için 28.056,99 TL, ... için 134,80 TL, ... için 942,35 TL, ... için 2.966,04 TL, .. için 3.367,80 TL, ... için 3.826,97 TL, ... için 6.505,40 TL, ... için 7.148,23 TL’ye ıslah etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile davacı eş ... için 28.056,99 TL, Ünal için 134,80 TL, ... için 942,35 TL, ... için 2.966,04 TL, .. için 3.367,80 TL, ... için 3.826,97 TL, ... için 6.505,40 TL, ... için 7.148,23 TL davalılar ... ve ....’dan tahsiline, davalılar .... ve .... Büyükşehir Belediye Başkanlığı aleyhindeki davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacılar ve davalılar ... ile .... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, destek ....’ın temizlik işi yaptığı esnada trafik kazasında hayatını kaybetmesinden kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ist.. ilişkindir.
Yargılamaya konu ihtilafın sağlıklı biçimde çözülmesi için asıl işveren-alt işveren kavramlarının açıklanmasında fayda bulunmaktadır.
4857 sayılı Kanun"un 2.maddesine göre bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi, işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren, işçi ile işveren arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir.
İş Kanunu"nun 2.maddesinin 7.fıkrasına göre bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.
5510 sayılı Kanun"un 12/6.maddesi ile de asıl işveren, bu Kanunun işverene yüklediği yükümlülüklerden dolayı alt işveren ile birlikte sorumlu tutulmuştur.
4857 sayılı Kanun"un 2/7.maddesi ile işçilerin İş Kanunu"ndan, sözleşmeden ve toplu iş sözleşmesinden doğan hakları, 5510 sayılı Kanun"un 12/6.maddesi ile de Kurumun alacakları ve işçinin sosyal güvenlik hakkı daha geniş koruma-güvence altına alınmak istenmiştir. Aksi halde, 4857 veya 5510 sayılı Kanun"dan kaynaklanan yükümlülüklerinden kaçmak isteyen işverenlerin işin bölüm veya eklentilerini muvazaalı bir biçimde başka kişilere vermek suretiyle yükümlülüklerinden kaçması mümkün olurdu.
Asıl işveren ile alt işverenin birlikte sorumluluğu "müteselsil sorumluluktur". Asıl işveren, doğrudan bir hizmet sözleşmesi bulunmamakla birlikte İş Kanunu"nun 2.maddesinin 6.fıkrası gereğince alt işverenin işçilerinin iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle uğrayacakları maddi ve manevi zarardan alt işveren ile birlikte müteselsilen sorumludur. Bu nedenle meslek hastalığına veya iş kazasına uğrayan alt işverenin işçisi veya ölümü halinde mirasçıları tazminat davasını müteselsil sorumlu olan asıl işveren ve alt işverene karşı birlikte açabilecekleri gibi yalnızca asıl işverene veya alt işverene karşı da açabilirler.
Öte yandan asıl işveren ile alt işveren arasında yapılan sözleşme ile iş kazası veya meslek hastalığına bağlı maddi ve manevi tazminat sorumluluğunun alt işverene ait olduğunun kararlaştırılması; bu sözleşmenin tarafı olmayan işçi veya mirasçıları da bağlamaz.
Alt işverenden söz edebilmek ve asıl işvereni, aracının borçlarından sorumlu tutabilmek için bir takım zorunlu unsurlar bulunmaktadır.
a)İşyerinde işçi çalıştıran bir asıl işveren bulunmalıdır. Sigortalı çalıştırmayan “işveren” sıfatını kazanamayacağı için, bu durumdaki kişilerden iş alanlar da aracı sayılmayacak ve anılan madde kapsamında dayanışmalı sorumluluk doğmayacaktır.
b) Bir başka işveren, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin bir işte veya bir işin bölüm veya eklentilerinde iş almalı ve sigortalı çalıştırmalıdır.
c)İşverenlik sıfatını, alınan işte ve o iş nedeniyle sigortalı çalıştırılması sonucunda kazanmış olması aranacaktır. Bu kişinin diğer bir takım işyerlerinde çalıştırdığı sigortalılar nedeniyle kazandığı işverenlik sıfatının sonuca etkisi bulunmamaktadır.
d)İşverenden alınan iş, işverenin sigortalı çalıştırdığı işe göre ayrı ve bağımsız bir işyeri olarak değerlendirilebilecek nitelikte olmamalıdır, aksi halde iş alan kimse aracı değil, bağımsız işveren niteliğinde bulunacaktır.
e)İşin bütünü başka bir işverene bırakıldığında, iş anahtar teslimi verildiğinde veya işveren kendisi sigortalı çalıştırmaksızın işi bölerek ihale suretiyle farklı kişilere vermişse, iş sahibi (ihale makamı) Yasanın tanımladığı anlamda asıl işveren olmayacağından, bir alt-üst işveren ilişkisi bulunmayacaktır.
f)Alt işverenin aldığı iş, işverenin asıl işinin bölüm ve eklentilerindeki işin bir kesimi yada yardımcı işler kapsamında bulunmalıdır. Asıl işverenden alınan iş, onun sigortalı çalıştırdığı işe göre ayrı ve bağımsız bir nitelik taşımaktaysa, işi alan kimse alt işveren değil, bağımsız işveren sayılacaktır. Bu noktada belirleyici yön; yapılan işin, diğerinin bütünleyici, yardımcı parçası olup olmadığıdır. İşyerindeki üretimle ilgili
olmayan ve asıl işin tamamlayıcısı niteliğinde bulunmayan bir işin üstlenilmesi halinde, alt işverenden söz etme olanağı kalmayacak, ortada iki bağımsız işveren bulunacaktır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 24.05.1995 gün ve 1995/9-273-548 sayılı kararı da aynı yöndedir.)
Somut olayda, davacıların desteği ....’ın davalılardan ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı üst işvereni olup meydana gelen kazada hayatını kaybettiği ifade edilmektedir. 5521 sayılı İş Kanunu"nun 1. maddesi uyarınca yasaya göre işçi sayılan kişilerle işveren arasındaki iş akdinden kaynaklanan uyuşmazlıklara bakmakla İş Mahkemesi görevlidir. Davacı ile diğer davalılar arasında aynı ilişkinin bulunmaması görevi etkilemez. Uyuşmazlığın davalıların tümü için iş mahkemesinde görülmesi gerekir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar ve davalılar ... ile .... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara ve davalılar ... ve ..."ya geri verilmesine 01/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.