Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/4253
Karar No: 2007/6526
Karar Tarihi: 05.6.2007

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/4253 Esas 2007/6526 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2007/4253 E.  ,  2007/6526 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SAMSUN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 13/02/2007
    NUMARASI : 2005/67-37

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, mirasbırakanları H..Ç..’in tüm taşınmazlarını diğer mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla önce oğlu B..un arkadaşı olan ve aracı kılınan davalı A...a bedelsiz ve muvazaalı olarak satış göstererek temlik ettiğini, daha sonra da taşınmazların murisin oğlu B..’a devredildiğini ileri sürüp çekişme konusu taşınmazların tapu kaydının miras payları oranında iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir.
    Davalı B.., davanın reddini savunmuş, davalı A.. yanıt vermemiştir.
    Mahkemece, davacıların davasını kanıtlayamadıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 05.6.2007 Salı günü saat 09.15" de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi S...A."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
                                                                    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; miras bırakan H.."nin malik olduğu ..parça taşınmazını 5.7.1996 tarihinde davalı A....temlik ettiği ve onun da 25.12.1996 tarihinde davalı B...a aynı sebeple intikal ettirdiği anlaşılmaktadır.
    Davacılar, miras bırakanın aracı kullanmak suretiyle kendilerinden mal kaçırmak amacıyla temliklerin gerçekleştirildiğini ileri sürerek, eldeki davayı açmıştır.
    Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa,niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türü dür. Söz konusu Muvazaada miras bırakan gerçek-ten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirascısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında ve l-4-1974 tarih 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmeside Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213 ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirascılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
    Hemen belirtmek gerekirki bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmeside büyük önem taşınmaktadır. Bunun içinde ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı,miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı,davalı yanın alış gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
    Somut olaya gelince; davalı B....un miras bırakanın oğlu olduğu, davacı M..n kızı, diğer davacıların da torunları oldukları kayden sabittir. İlk el durumunda bulunan davalı A..ın taşınmazları edinmesinden çok kısa bir zaman sonra davalı B....a satış suretiyle intikal ettirdiği ve malik olduğu dönem içerisinde taşınmazları hiç tasarruf etmediği, öte yandan temlik tarihlerindeki taşınmazların gerçek değerleri ile akitteki değerleri arasında aşırı değer farkı bulunduğu görülmektedir. Diğer taraftan, miras bırakanın tüm mal varlığını teşkil edecek nitelikteki bölümünü aynı anda elden çıkarmasının hayatın olağan akışına uygun düşeceği düşünülemez.
    O halde, belirlenen bu olgular yukarıda değinilen ilkeler çerçevesinde değerlendirildiğinde miras bırakanın yapmış olduğu temliklerin mirasçıdan mal kaçırmak amaçlı olduğu kabul edilmelidir.
    Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere aksi yönde karar verilmiş olması doğru değildir. Davacıların, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.6.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi