17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7471 Karar No: 2016/6661 Karar Tarihi: 01.06.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/7471 Esas 2016/6661 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/7471 E. , 2016/6661 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, davalı ... arasında bir münakaşa olduğunu, davalı ..."un kullandığı diğer davalı ... ait ... plakalı araç ile davacıya çarptığını sonra davacı yerde yatarken, kullandığı kamyonet ile vekil edenin sol bacağının üzerinden geçtiğini, tek taraflı kusur ile vekil edenin vücut bütünlüğünü kemik kınğı oluşacak şekilde ihlal eden eylem nedeni ile 70.000.- TL manevi lazminatın 19.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir. Davalılar vekili, müvekkil aracı ile olay yerinden uzaklaşmak üzere iken davacı ..."ın hızla koşarak araca tekme atması sonucu yaralandığını, müvekkilin kastının da kusurrun da bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; açılan davanın kısmen kabulü ile; 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 19/05/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K.nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar ve ayrıca dosyada mübrez ..."nün 12.11.2013 tarihli belgesinde davacının kurumları nezdinde judo antrenörü olduğu ve 1,5 yıl süre ile müsabakalara katılamadığı bildirilen davacının yaralanmasının ayağından olması dikkate alındığında, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle davacı için takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 01.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.