23. Hukuk Dairesi 2015/4463 E. , 2019/1637 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl davada tazminat, tapu iptali ve tescil, birleşen davada tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne birleşen davanın reddine yönelik verilen hükmün birleşen davada davalılar ... ile ..., asıl davada davalı S.S. ... Yapı Kooperatifi, asıl davada davacılar-birleşen davada davalılar ... ile ... vekilince duruşmasız, birleşen davada davacı S.S. ... Konut Yapı Kooperatifi vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde birleşen davada davacı vekili Av. ..., asıl davada davalı S.S ... Yapı Kooperatifi vekili Av. ...ile asıl davada davacı-birleşen davada davalı ... mirasçıları vekili Av. ..., ..., ..., ... vekili Av. ..."ın 11.12.2018 tarihli duruşmaya katıldıkları, duruşmanın 30.04.2019 tarihindeki yapılan oturumunda ise asıl davada davalı S.S. ... Yapı Kooperatifi vekili Av. ... ile birleşen davada davalı ... vekili Av. ... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Asıl davada davacılar vekili, davacı arsa sahipleri ile davalı yüklenici ... Yapı Kooperatifi arasında 05.04.1996 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşmedeki tevhit yetkisini aşarak, davacıların bilgisi dışında, komşu parselleri de tevhide katmak suretiyle fazladan blok ve bağımsız bölüm elde ettiğini ayrıca F blokta bulunan ve davacılara ait olduğu çekişmesiz olan bağımsız bölümleri zamanında teslim etmediğini ileri sürerek, F bloktaki 7 adet davacılara ait olduğu çekişmesiz olan bağımsız bölüm için yoksun kalınan kira kaybının tahsili ile fazla imalat nedeniyle taraflara ait olması gereken bağımsız bölümler belirlenmek suretiyle çekişmenin giderilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili, davacının asıl davada davacıların parseline komşu olup, tevhit ile davacıların parsellerine birleşen parsellerin yüklenicisi olduğunu, davalı ..."in tüm arsa sahiplerinin vekili sıfatıyla asıl dava konusu tevhit işlemini gerçekleştirdiğini, tanzim edilen sözleşmeler ve paylaşım oranları dikkate alınarak davacıya ait olması gereken kısımlar yönünden tapu iptali ve davacı adına tescilini, süresinde devredilmeyen bağımsız bölümler nedeniyle kira tazminatının, sözleşmede hüküm altına alınan cezai şartın ve fazladan yapılan işler nedeniyle fazla imalat bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalılar, birleşen davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, asıl davanın kısmen kabulü ile, 47.360,00 TL kira kaybının dava tarihinden avans faizi ile davalıdan tahsiline, davaya konu edilen 9172 ada, 15 no.lu parsel üzerinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yapılan A blok 1 no.lu dükkan ile 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20 ve 21 no.lu bağımsız bölümler ve F blok 1 no.lu dükkan ile 3, 5, 7, 9, 11, 13, 15, 17, 19 ve 21 no.lu bağımsız bölümlerin davacılara verilmesi gerektiğinin tespitine, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada taraf vekilleri ile asıl davaya müdahale talebinde bulunan ... vekili ve birleşen davada davacı vekili ile birleşen davada davalı ... vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, birleşen davada davacı vekilinin tüm, asıl davada davacılar vekili ile davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Asıl davada taraf vekillerinin temyiz itirazları yönünden:
Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı muarazanın giderilmesi ve gecikme tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK"nın "Taleple Bağlılık İlkesi" başlıklı 26. maddesinin 1. fıkrası "Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre talep sonucundan daha azına karar verebilir" şeklindedir. Buna göre hakimin talepten fazlasına hüküm vermesi yasak olduğu gibi talepten başka bir şeye hüküm vermesi de yasaktır.
Somut olayda mahkemece, davacı arsa sahipleri tarafından sözleşme ile kendilerine ait olduğu çekişmesiz olan bağımsız bölümlerin süresinde teslim edilmemeleri nedeniyle gecikme tazminatı talep edilmiş olduğu halde talepten başka bir şeye karar vermek suretiyle, muarazanın giderilmesine ilişkin dava nedeniyle davacılara verilmesi gerektiği tespit edilen 4 adet bağımsız bölüm için tespit edilen gecikme tazminatının hüküm altına alınması doğru olmamıştır.
3-Asıl davada asli müdahale talebinde bulunan vekilinin temyiz itirazları yönünden:
HUMK"da açık ve genel bir hükümle düzenlenmemiş olmakla birlikte, doktrinde ve Yüksek Yargıtay kararlarında kabul edilen (Bkz. Kuru B., HMU, III. c., 2525-2530 s., İstanbul,1982) asli müdahale, yeni usul yasamız HMK"nın 65. maddesi ile hukuk sistemimize yasal olarak da girmiştir. Bu madde, “Bir yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden üçüncü kişi, hüküm verilinceye kadar bu durumu ileri sürerek, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabilir. Asli müdahale davası ile asıl yargılama birlikte yürütülür ve karara bağlanır” hükmünü içermektedir.
Bu durumda mahkemece; asıl davada asli müdahale talep edenin talebine konu bağımsız bölümler davacılara düşen bağımsız bölümlerden farklı olduklarından, asli müdahale talebinin reddi gerekiyor ise de, talebe ilişkin olarak olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru olmamıştır.
4-Birleşen davada davalı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden:
Gerekçeli karar başlığında birleşen davada davalı ... vekiline yer verilmemiş olması, yerel mahkemece talep halinde her zaman düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak değerlendirilmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleşen davada davacı vekilinin tüm, asıl davada davacılar vekili ile davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle asıl davada taraf vekilleri ve asıl davaya müdahale talep eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, asıl davada taraflar ve müdahale talep eden yararına BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan birleşen davada davalı ... yararına takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin birleşen davada davacıdan alınarak, birleşen davada davalı ..."a verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının birleşen davada davacı S.S. ... Konut Yapı Kooperatifi"nden alınmasına, diğer temyiz edenlerden peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.