18. Ceza Dairesi 2015/19498 E. , 2016/10698 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1-Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK"nın 43. maddesi uyarınca ¼ oranında artırım yapıldıktan sonra belirlenen adli para cezasının 531 gün yerine 354 gün olarak belirlenip sonuç cezanın da 10.620,00 TL yerine 7.080 TL olarak tespiti suretiyle sanığa eksik ceza verilmesi
Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık ..."ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin BOZULMASINA, ancak; bu aykırılıklar, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, tebliğnameye kısmen uygun olarak, sonuç cezanın 10.620,00 TL"ye çıkarılması biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlere gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
a- Suç tarihinde, saat 23.00 sularında trafik ekiplerince yapılan yol kontrolü sırasında sanığın 0.87 promil alkollü olduğunun saptandığı olayda, güvenli sürüş yeteneğini kaybettiğinden bahsedilemeyeceği, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun unsurlarının oluşmaması sebebi ile atılı suçtan sanığın beraati yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
b- Aynı zaman ve olayda işlenen hakaret suçunda adli para cezası tercih edildiği halde görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümde, TCK"nın 50. maddesinde yer almayan sanığın sabıkalı oluşu ve geçmişi şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle TCK"nın 50. maddesinin uygulanmamasına karar verilmek suretiyle hükümde çelişkiye yol açılması,
c- Kabule göre de, TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması ve TCK"nın 53/1-(c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun süresi ve kapsamı açısından anılan Kanun maddesinin 3. fıkrası hükmünün gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.