Taksirle Yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/1059 Esas 2015/5149 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1059
Karar No: 2015/5149
Karar Tarihi: 26.03.2015

Taksirle Yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/1059 Esas 2015/5149 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/1059 E.  ,  2015/5149 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
    Suç :Taksirle Yaralama
    Hüküm :TCK"nın 89/1, 22/3, 2-a-b-e, 62, 52/2-4; 5275 sayılı Kanunun 106/3 maddeleri gereğince mahkumiyet.

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    TCK"nın 89/1 maddesinde hapis cezası ile adli para cezasının seçimlik olarak düzenlendiği, her somut olaya göre mahkeme hakiminin bu cezalardan uygun olanını seçebileceği, dosyamızda ise "sanığın adli sicil kaydına yansıyan sabıkasız geçmişi nazara alınarak " gerekçesi ile adli para cezasının seçildiği, mahkemece temel ceza tayin edilirken asgari hadden uzaklaşıldığı ve TCK"nın 53/6 maddesi gereğince sürücü belgesinin geri almanın mahkemenin takdirinde olması ve mahkemeninde takdirini almama yönünde kullanması nedenleri ile tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin sanığın beraat etmesi gerektiğine, katılan vekilinin sanığa verilen cezanın az olduğuna, adli para cezasının uygulanmaması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından TCK"nın 61/1. maddesinin (f) bendinde yer alan "kastının yoğunluğu" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi ve TCK"nın 52. maddesi 4. fıkrası, son cümlesi uyarınca taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ihtarından sonra aynı cümle uyarınca "ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin" ihtarı yerine 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, sanığa verilen temel cezanın belirlenmesinde gösterilen diğer gerekçeler yasal ve yeterli olmakla, hükmün birinci paragrafından “amaç ve saiki” ibaresinin çıkartılması ve hükmün 8. paragrafındaki “Yapılan usulüne uygun tebliğlere rağmen, yasal süresi içerisinde ödenmeyen Adli Para Cezasının, 5275 sayılı yasanın 106/3. maddesi uyarınca Cumhuriyet Başsavcılığınca hapse çevrilmesine,” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına (ihtarat yapıldı) ibaresinin yazılması, suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.