Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/747 Esas 2010/12851 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapılmış olup,  Örnek 10 numaralı ödeme emri borçluya 05.08.2009 tarihinde Tebligat Kanunu`nun 21. maddesine göre tebliğ edilmiştir. Borçlu 14.08.2009 tarihli itiraz dilekçesinde, tebligatın usulsüzlüğüne yönelik bir şikayette bulunmamıştır. Böylelikle tebliğ tarihi kesinleşmiştir. Tebligatın usulsüzlüğüne yönelik bir şikayet olmadan, icra mahkemesinin, res"sen tebliğin usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığını incelemek yetkisi bulunmamaktadır. İİK"nun 168/5. maddesi uyarınca borca itiraz, 5 günlük yasal süre içerisinde yapılmalıdır. Tebliğ tarihine göre itiraz süresinde değildir. Bu durumda mahkemece itirazın süre aşımından reddi  gerekirken, itirazın esasının incelenerek takibin iptaline ve borçlu lehine tazminata karar verilmesi isabetsizdir.
Kabule göre de, takibin yalnızca itiraz eden borçlu yönünden iptaline karar verilmesi gerekirken, diğer borçluyu da kapsayacak şekilde iptal kararı verilmesi de doğru değildir. 
SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25/05/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.