Esas No: 2021/20797
Karar No: 2022/2386
Karar Tarihi: 14.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/20797 Esas 2022/2386 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/20797 E. , 2022/2386 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay(Kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin 14/11/2017 tarih, 2015/9261 Esas ve 2017/10479 Karar sayılı bozma ilamında; "takip konusu borcun kaynağının 2000 tarihli kredi kartı sözleşmesi ve 2004 yılından başlayan kredi sözleşmelerinden doğduğu, tasarrufun ise bu tarihten yani borcun doğumundan sonra 06/05/2009 tarihinde yapıldığı, takip dosyasından borçlu adresinde 05/04/2011 tarihinde haciz yapıldığı ve aciz halinde olduğu, davalı borçlu ... ile davalı ... kardeş olduğundan yapılan tasarrufun iyiniyet ve bedel farkı gözetilmeksizin bağışlama hümünde olup iptale tabi olduğu, yine Kanunun 280/1 ve 2.maddeleri gereğince de taşınmazı satın alan 3.kişi borçlunun kardeşi olduğundan davalının (borçlunun) durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olduğu, dava konusu taşınmazın üçüncü kişi tarafından dava dışı Sebahattin Demir isimli şahsa satıldığından, davacı alacaklının davayı İİK'nun 283/2maddesi gereğince bedele dönüştürüp dönüşmeyeceği yada anılan şahsın da davaya dahil edilip tasarrufun iptalini isteyip istemediği açıklığa kavuşturulduktan sonra karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davacının davalılar aleyhine açtığı davanın kabulü ile, davacı dava konusu taşınmazın devrolunması nedeniyle seçimlik hakkını bedele dönüştürmüş olmakla, taşınmazın devir tarihindeki değeri olan 120.000,00 TL nin Ankara 6 icra müdürlüğünün 2010/8817 sayılı dosyasındaki alacak ve fer'ileri ile sınırlı olmak kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
492 sayılı Harçlar Kanunu hükümlerine göre: "Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir (2. md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nev'i ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır (15. md.). Noksan tespit edilen değerler hakkında 30. madde hükmü uygulanır (16/4. Md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı nispetler üzerinden alınır (21. md.). (1) sayılı tarifede yazılı nispi karar ve ilam harcının
1/4'ü peşin alınır (28. md.). Yargılama sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o oturum için yargılamaya devam olunur, takip eden oturuma kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın işleme konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır (30. md.). Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz (32. md.). HMK 120/1. maddeye göre de davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Harçlar ile ilgili düzenlemeler emredici nitelikte ve kamu düzeni ile ilgili olarak yapılmış olduğundan görevi gereği mahkemeler ve temyiz halinde Yargıtay tarafından da kendiliğinden gözetilir.
Tasarrufun iptali davalarında dava değeri takip konusu alacak ile iptali talep edilen tasarruf konusu şeyin değerinden hangisi az ise o değere göre belirlenir. Somut olayda; davacının davalı borçlu hakkında yaptığı icra takibinde kesinleşen alacağı 144.450,00 TL, dava konusu taşınmazın davalı 3.kişi ...’ın elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri 120.000,00 TL olup, davacının dava değerini 50.000,00 TL üzerinden gösterdiği anlaşılmaktadır. Bu durumda dava değeri daha düşük olan 120.000,00 TL olduğundan mahkemece bu değer üzerinden 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 28-a maddesine göre nispi karar ve ilam harcının 1/4'ü peşin nispi harç tamamlatılmadan, yargılamaya devam edilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş ve bozma nedenine göre diğer temyiz itirazları incelenmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'a geri verilmesine14/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.