5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2021/214 Esas 2021/5762 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/214
Karar No: 2021/5762
Karar Tarihi: 26.05.2021

5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2021/214 Esas 2021/5762 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Yerel Mahkeme bir davada sanıkların suçsuz olduğuna karar verir ve nakil aracının iadesine de karar verir. Temyiz başvurusu sonucunda, nakil aracının iadesi hükümleri onaylanırken, suçlamaların doğru kabul edilmesi konusunda hatalar olduğu ortaya çıkar ve hükümler bozulur. Sanıkların kaçak akaryakıt ticareti suçlamaları yeniden ele alınır ve sanıkların birinin yardım ettiği ve diğerlerinin ticari mahiyette hareket ettiği sonucuna varılır. Bu nedenle, tüm sanıkların tamamı suçlu kabul edilir. İlgili kanun maddeleri 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 39. maddesi ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 13. maddesidir.
19. Ceza Dairesi         2021/214 E.  ,  2021/5762 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜMLER : Beraat


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi. kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yerel Mahkemece kurulan beraat hükmüyle birlikte, 5607 sayılı Kanun"un 13. maddesi ve 5237 sayılı Kanun"un 54. maddesindeki şartların gerçekleşmemesi sebebiyle, nakilde kullanılan aracın iadesine de karar verildiği, iade kararının, araç hakkında açılmış müsadare davasının konusu olması bakımından, bozma kararıyla birlikte aracın iadesi hükmünün de ortadan kalkacağı, bu durumda yeniden yapılacak yargılama sonucunda tekrar iade kararı verilmesi halinde, kanun yollarının tüketilmesi de dahil, bu kararın kesinleşmesinin uzun bir süre geçtikten sonra mümkün olacağı, kanun yolu denetiminde aracın iadesi kararının hukuka uygun bulunması halinde, bu süre zarfında şahsın, aracı üzerindeki hukuki tasarruf hakkından mahrum kalacağı, aksi durumun ise AİHS ek 1 protokolün 1. maddesi ve Anayasa"nın 35. maddesiyle güvence altına alınan mülkiyet hakkına haksız müdahale oluşturacağı, Yargıtayca bu aşamada yapılacak denetimin söz konusu sakıncaları ortadan kaldıracağı gibi, yargılamanın makul sürede bitirilmesi ilkesinin yerine getirilmesi bakımından da gerekli olduğu değerlendirilerek, temyize konu mahkeme hükmü beraat ve müsadere bakımından ayrı başlıklarda incelenmekle;
    1-) Nakil aracının iadesi kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Nakilde kullanılan aracın iadesine ilişkin mahkeme gerekçesi yerinde olmakla, katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden TEMYİZ İTİRAZLARININ REDDİYLE İADE KARARININ ONANMASINA,
    2-) Beraat hükümlerine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ise;
    Kolluk kuvvetlerince icra edilen yol devriyesi esnasında önleme araması kararına istinaden sanıkların açık kasa kamyonet aracında yapılan aramada 47 adet 60 litre bidonlarda 2820 litre marker seviyesi geçersiz akaryakıt ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda;
    Sanıklardan ... ve ..."un ele geçirilen miktar itibarıyla ticari mahiyette olduğu nazara alınan kaçak akaryakıtı 47 adet 60 litrelik bidonlara doldurarak kamyonun kasasına koydukları olayda, sanıklar... ve ..."ın iştirak halinde hareket ettikleri, diğer sanıkların akaryakıt kaçakçılığı fiiline aktif olarak katılmayıp, kaçakçılık suçundan elde edilecek gelire ortak olduğuna veya başka türlü maddi menfaatinin olacağına dair dosyada herhangi bir bilgi bulunmayan sanık ..."in, diğer sanıkların talebi üzerine kaçak akaryakıtın nakledeceği yeri gösterecek olması şeklinde gerçekleşen sanığın eyleminin TCK"nin 39. maddesi uyarınca suça yardım kapsamında olduğu gözetilerek sanıkların atılı suçtan mahkumiyetlerine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, katılan vekilinin, O yer Cumhuriyet savcısının ve Üst Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. Maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 26.05.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.