Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "mahkemece uygulama kadastrosu sırasında fiili sınırların dikkate alınmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermenin doğru olmadığı; zira 3402 sayılı Yasa"nın 22/a maddesinde öngörülen düzenlemenin amacının ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermek ve teknik nedenlerle yetersiz kalan kadastro haritalarının tekrar düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılmasını amaçladığı, anılan madde çerçevesinde mülkiyete ilişkin ise bir değişiklik yapılamayacağı, 22/a uygulamasının ilk tesis kadastrosu sınırlarına uygun olarak yapıldığı, ihtilaflı olan ve (A) ile gösterilen yerin tesis kadastrosu sırasında da davalı parselde bırakıldığı anlaşılmakla davacının iddiasının mülkiyete ilişkin olduğu gözeltilerek bu husussun 22/a kapsamında incelenmesi söz konusu olamayacağından davanın reddine, taşınmazların uygulama kadastrosundaki tespit gibi tesciline karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar T.. Y.. ve müşterekleri tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edenlerden alınmasına, 29.09.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.