10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/11721 Karar No: 2016/12448 Karar Tarihi: 13.10.2016
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/11721 Esas 2016/12448 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/11721 E. , 2016/12448 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hak sahibi konumunda yer alan davacıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki davalı ... Başkanlığı işleminin iptali ile aylığın kesilme tarihi itibarıyla yeniden bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Hakkında verilen boşanma kararı 12.11.1998 tarihinde kesinleşen davacıya, babası üzerinden hak sahibi sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle kesildiği, davalı Kurumca, davacıya 27.10.2008-25.04.2012 tarihleri arası için yersiz ödenen aylıkların yasal faiziyle birlikte geri ödenmesi amacıyla borç tanzim edildiği, davacı tarafından kesilen aylığın yeniden bağlanması amacıyla iş bu davanın açıldığı, Mahkemece davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak karar verilmiş ise de, bozma ilamının gereği yine tam olarak yerine getirilmemiştir. Dairemizin önceki bozma ilamlarında da belirtildiği gibi, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “Gelir ve aylık bağlanmayacak haller” başlığını taşıyan 56. maddesidir. Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve özellikle taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir. Bu yasal düzenleme ve açıklamalar doğrultusunda, davacının boşandığı eşinin tespit edilen adreslerinde ikamet eden komşular (ihtilaflı dönemde, boşanılan eşin her bir ikamet adresindeki komşular) belirlenip, kanaat edinmeye yetecek kadarının tanık sıfatıyla beyanına başvurulmak suretiyle, “boşanılan eşle eylemli olarak birlikte yaşama” olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği, toplanan kanıtlar ışığı altında yeniden değerlendirilerek, elde edilecek sonuca göre hüküm kurulması gerekmektedir. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.