10. Hukuk Dairesi 2016/8645 E. , 2016/12442 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, 01.09.2004-14.06.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen çalışmaların tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir
2-Davalı işverene ait işyerinde 01.09.2004-14.06.2012 döneminde hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi olup, mahkemece yapılan yargılama sonucunda istem kısmen kabul edilerek, davacının 01/09/2004-31/01/2007 döneminde davalı ... işyerinde, 01/02/2007-29/05/2010 döneminde davalı ... Elektrik Bobinaj San. Ve Tic. Ltd. Şti. işyerinde, Kuruma bildirilen süreler dışında bildirilmeyen sürelerde sigortalı sayılacak şekilde çalıştığının tespitine, 30/05/2010-30/05/2011 dönemine ilişkin çalışma dava tarihinden önce tescil edildiğinden bu döneme ilişkin talebin hukuki yarar yokluğu nedeniyle, fazlaya ilişkin talebin ispatlanamaması nedeniyle reddine, karar verilmiştir.
6552 sayılı Kanunun 11.09.2014 günü yürürlüğe giren 64. maddesiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 7. maddesine eklenen 4. fıkrada, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, davanın Kuruma resen ihbar edileceği, ihbar üzerine davaya davalı yanında feri müdahil olarak katılan Kurumun, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi kanun yoluna başvurabileceği belirtilmiştir. 6552 sayılı Kanun ile ilgili olarak öncesinde Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan hükümet teklifinde, söz konusu düzenleme 54. madde olarak yer almış, izleyen 55. maddede “5521 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.” denildikten sonra “7 nci maddeye bu Kanunla eklenen dördüncü fıkra hükmü, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalarda da uygulanır.” hükmü Geçici 3.
madde olarak öngörülmüş, ancak yasalaşma aşamasında anılan Geçici madde çıkarılıp 6552 sayılı Kanunda bu türden düzenlemeye yer verilmemiştir.
Diğer taraftan, 5521 sayılı Kanunun 15. maddesinde, bu Kanunda açıklık bulunmayan durumlarda Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu hükümlerinin uygulanacağı, 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 66. maddesinde, üçüncü kişinin, davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar, fer’î müdahil olarak davada yer alabileceği, 447/2. maddesinde, mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa yapılan yollamaların, Hukuk Muhakemeleri Kanununun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılacağı, 448. maddesinde, bu Kanun hükümlerinin, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanacağı açıklanmıştır.
Şu durumda, hizmet tespiti davalarında Kurumun feri müdahilliğine ilişkin hükmün geçmişe yürütüleceği yönündeki düzenlemenin kanun koyucu tarafından benimsenmemiş olması, ayrıca ve özellikle yukarıda değinilen 448. madde kapsamında, Kurum bakımından taraf oluşumu gerçekleştiğinden tamamlanmamış işlemden söz edilemeyeceğinin de belirgin bulunması karşısında, 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkranın 11.09.2014 tarihinden önce açılan davalarda uygulanamayacağı açıktır.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında 11.09.2014 gününden önce açılan dava değerlendirildiğinde, mahkemece Kurumun feri müdahil olarak benimsenip yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması isabetsiz olduğu gibi vekil ile temsil olunan Kurum yararına kısmen red nedeniyle avukatlık ücreti belirlenmemesi de usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
S O N U Ç : Hükmün altıncı paragrafında yer alan "davalı ... dışında kalan davalılar ... ile ... Elektrik Bobinaj San. ve Tic. Ltd. Şti."nden" sözcüklerin çıkartılarak yerine “davalılardan” sözcüğünün yazılmasına, yedinci paragrafında yer alan “davalılar ... ile ... Elektrik Bobinaj San. ve Tic. Ltd. Şti."ne” sözcüklerinin çıkartılarak yerine “davalılara” sözcüğünün yazılmasına ve bu şekliyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.