Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6982
Karar No: 2016/6504
Karar Tarihi: 30.05.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/6982 Esas 2016/6504 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/6982 E.  ,  2016/6504 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davacıya ait aracın davalı tarafından kasko sigorta poliçesi ile sigortalandığını, aracın 10.03.2012 tarihinde davacının kuzeni olan 3. kişinin sevk ve idaresindeyken yaptığı kazada pert olduğunu, başvuru üzerine davalının ödeme yapılmayacağını bildirdiğini ileri sürerek 33.950,00 TL. kasko bedelinin kaza tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacıya ait olup şirketleri tarafından sigortalanan aracın alkollü sürücü tarafından kullanıldığını düşündüklerini, şirketlerinin aldığı araştırma raporuyla sürücü değişikliğinin tespit edildiğini, talebin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 32.000,00 TL"nin temerrüt tarihi olan 02.05.2012 tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde; 6100 Sayılı HMK"nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkarılmıştır.


    Temyize konu kararda, davacı tarafın kısmi dava ya da belirsiz alacak davası olarak açmadığı davada 33.950,00 TL. talep ettiği ve 32.000,00 TL"lik kısım için davanın kabul edildiği görülmektedir. Davacı aleyhine reddolunan dava kısmı 1.950,00 TL. Olup; karar, anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden; davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle tazminata ilişkin bilirkişi raporundaki hesaplamaların hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
    3-Dava, kasko sigorta sözleşmesi gereği tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı taraf, dava konusu rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle aracının pert olduğu iddiası ile kasko bedelinin tahsilini talep etmiş; mahkemece hükme esas alınan makine mühendisi bilirkişinin, hasar onarım bedelinin araç rayiç değerini aşması nedeniyle tamirin ekonomik olmadığı ve aracın perte ayrılmasının uygun olduğu yönünde kanaat bildirmiş olması gözetilerek, davacı aracının riziko öncesi 2. el piyasa rayiç bedeli olan 32.000,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Mahkemece, davacının talep edebileceği tazminat miktarı belirlenirken, davacı tarafın, araç hurdasını talep etmediği ve hurdanın sigortacıya bırakılarak araç bedeline hükmolunmasını talep ettiği yönündeki beyanı da gözetilerek hüküm tesis edilmiştir.
    Kasko Sigortası Genel Şartları"nın B.3.3.2.2. maddesi hükmü uyarınca "onarım masrafları, sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez ise taşıt tam hasara uğramış sayılır.Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur" hükmü öngörülmüştür.Bu hükümden açıkça anlaşılacağı üzere davalı ... şirketi meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri


    içerisinde ödeme yükümlülüğü altında olup sigorta ettiren, sigortalı araç hurdasının kendisine verilmesini istemedikçe, sigortacı tarafından hasarlı araç sigorta ettirenin uhdesinde bırakılıp hurda bedelini tazminattan düşmesi olanaklı değildir. Zira, kasko sigortasında aslolan amaç, zarar bedelinin tamamen karşılanmasıdır.Araç hurdasının kimin uhdesinde bırakılacağı konusunda seçimlik hak, davacı sigortalıya aittir. Hasarlı aracın davacı sigortalı uhdesinde kalması halinde, belirlenen piyasa değerinden sovtaj değeri mahsup edilerek davalının sorumlu olacağı gerçek zarar tespit edilmelidir. Aksi halde ise, davacı sigortalı, hasarlı aracın, davalı sigortacıya mülkiyetinin geçirilmesi hususunda gerekli yükümlülükleri yerine getirmelidir. Bu durumda, aracın olay tarihindeki 2. el piyasa rayiç değerinin davacı sigortalıya ödenmesi gerekir.
    Somut olayda, davacıya ait aracın pertinin uygun olduğu, piyasa rayicinin 32.000,00 TL, sovtaj bedelinin 11.000,00 TL. bulunduğu tespit edilmiştir.Dosya kapsamından ve davacı vekilinin 12.03.2014 tarihli celsedeki beyanından, hasarlı aracın davacı sigortalı uhdesinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, araç hurdasının davacı sigortalı uhdesinde bulunduğu ve davacının seçimlik hakkını araç hurdasının davalı sigortacıya bırakılması yönünde kullandığı da gözetilerek; davacı aracının hurdasının davalı sigortacıya aidiyetine hükmolunmayışı hatalı olup bozma sebebi ise de; bu konudaki yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 Sayılı HMK"nun geçici 3. Maddesi delaletiyle, mülga, 1086 sayılı HUMK"nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin, mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1. bendinde yazılı "Davanın kısmen kabulü ile 32.000,00 TL"nin temerrüt tarihi olan 02.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine" ibaresinden sonra gelmek üzere "davacıya ait 28 AU 988 plakalı araç hurdasının davalı sigortacıya bırakılmasına, araca ait trafikten çekme belgeli hurda tescil belgesinin davacı tarafından davalı


    sigortacıya teslimine" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi