Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/4465 Esas 2007/5716 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/4465
Karar No: 2007/5716

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/4465 Esas 2007/5716 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2007/4465 E.  ,  2007/5716 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ÇARŞAMBA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 11/04/2001
    NUMARASI : 1999/818-399

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı Hazine, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kumsala davalı tarafından bina yapılmak, tel örgü ile çevrilmek suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuştur.
    Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi   raporu okundu,düşüncesi alındı.Dosya incelendi,gereği görüşülüp düşünüldü:
                                                                                               -KARAR-
    Dava, Hazine tarafından açılan, elatmanın  önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillere göre; davalının devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan kumsal alana muhdesat yapmak suretiyle tecüvüz ettiği uzman bilirkişi aracılığıyla keşfen belirlenmiş olmasına göre, elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur
    Ne varki, konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen davalarda davanın sonucuna göre taraflar adına hükmedilecek vekalet ücretinin nispi olarak hesaplanması gerekeceği kuşkusuzdur. Taşınmazlarla ilgili davalarda vekalet ücretine esas olan değer ya dava dilekçesinde gösterilen değer veya mahkemece keşifte belirlenen ve buna göre eksik harcı tamamlanan miktar olacağında kuşku yoktur.
    Hemen belirtilmelidir ki, her iki tarafın da harca tabii olması durumunda yukarıda belirtilen ilkelere göre vekalet ücretinin hesaplanacağı tartışmasızdır.Ancak özellikle gerek 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/j maddesine göre harçtan muaf olan Hazinenin, gerekse özel yasalarına göre yine yargı harcından muaf tutulan kuruluşların  dava açılırken harç yatırmaları gerekmediği gibi bunun sonucu olarak mahkemece keşfen belirlenen değere göre de harç tamamlamalarından söz edilemez.Diğer yandan,   karşı tarafa  da yasadan kaynaklanmayan böyle bir sorumluluk yükleyerek davanın devamı sırasında harcı tamamlattırmak da mümkün değildir.Bu özel durum dikkate alındığında vekalet ücretinin hesabına esas alınacak dava değerinin mahkemece keşfen belirlenen değer olduğunun kabulü gerekir.Kaldı ki dava konusu taşınmazın değerinin saptanması kamu düzeniyle ilgili olup, mahkemenin kendiliğinden gözeteceği bir kuraldır.Öyle ise davacısının harçtan muaf olduğu davalarda yapılacak iş,dava dilekçesindeki değerden az veya çok olsun mahkemece resen belirlenen  gerçek değer üzerinden dava sonucuna göre vekalet ücretine hükmetmektir.Somut olaya gelince; Davacı Hazine 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/j maddesine göre harçtan muaf olup keşfen belirlenen değere göre nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir iken dava dilekçesindeki değer üzerinden vekalet ücretinin hesaplanması doğru olmadığından davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararının bu hususa hasren BOZULMASINA, 21.5.2007 tarihinde H.U.M.Y. nın 428. maddesine göre oybirliği ile karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.