12. Ceza Dairesi 2014/12277 E. , 2015/5035 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Sanıklar hakkında CMK"nın 223/2-a maddesi gereğince beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 13/10/2012 tarih, 28440 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2011/18 Esas, 2012/53 sayılı kararı ile 08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun kapsamında somut olay değerlendirildiğinde; Yüksek Mahkemece “mülkiyet hakkı ihlali” iddiasının kabul edilmediği, ancak, hukuk devletinin temel ilkelerinden olan “belirlilik ilkesi” ne göre, kişilerin maliki bulundukları taşınmazların korunması gerekli kültür ve tabiat varlığı niteliğiyle tescilli olduğunu ya da sit alanı içerisinde kaldığını öğrenmeleri gerektiği hususunun vurgulandığı, iptal hükmündeki gerekçeler doğrultusunda, 2863 sayılı Kanunun “tespit ve tescil” başlıklı 7. maddesinin 6498 sayılı Kanun ile değiştirildiği, buna göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edilmesi; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulması gerektiği; belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılacağı;
Bu kapsamda, ... Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 29/01/2001 gün, 199 sayılı kararı ile tescil edilen ve aynı Kurul"un 15/08/2001 gün, 562 sayılı kararı ile tescilinin devamına karar verilen 2. derece doğal sit alanı sınırlarında yer almakta olan, ... ili, ... ilçesi, ... beldesi, ... mahallesi, .. . Evleri 2445 parsel sayılı taşınmaz üzerinde izinsiz olarak hafriyat yapıldığının tespit edilmesi üzerine açılan kamu davası ile ilgili olarak, Belediye Başkanlığı tarafından ilgili Kurul kararının 2001 yılında ilanının yapılması hususu ile sanıkların dosya kapsamında mevcut beyanları dikkate alındığında, dava konusu yerin doğal sit alanı içerisinde yer aldığını bildikleri, buna rağmen Kurul"dan izin almaksızın, suça konu taşınmaz üzerinde iş makinesi vasıtasıyla hafriyat yaptırıp, fiziki müdahalede bulundukları, atılı eylemi işlediklerinin tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu, anlaşılmakla birlikte;
Bünyesinde koruma, uygulama denetim büroları kurulan idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunanların, 2863 sayılı Kanun"un 65/d maddesi gereğince cezalandırılması gerekeceği, bu kapsamda, suça konu taşınmazın bulunduğu yerde suç tarihi itibariyle il özel idaresi bünyesinde koruma, uygulama denetim bürosu kurulup kurulmadığı araştırılıp, eğer kurulmuş ise, taşınmazın bulunduğu yerin koruma, uygulama denetim bürosunun sorumluluk alanı kapsamında olup olmadığı hususu tespit edilip, 11/10/2013 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanun"un 65/1 ve 65/4 maddeleri ile sanıkların eyleminin niteliği ve suç kastlarının yoğunluğu da dikkate alınarak sonucuna göre hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, "6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanun"un 65. maddesinde düzenlenen suçun oluşabilmesi için ilgili tescil kararının yapı malikine tebliği gerekip, suça konu taşınmazın bulunduğu alana ilişkin sit kararının ise sanıklara tebliğ edilmediği" kanaatiyle, sanıkların beraatine ilişkin yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak, BOZULMASINA, 25/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.