17. Hukuk Dairesi 2014/8616 E. , 2016/6446 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı olduğu aracın neden olduğu çift taraflı trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, yaralanma sebebiyle yüzünde sabit iz meydana geldiğini, sabiz izlerin bir nebze düzeltilebilmesi için estetik ameliyat olunması gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.000,00 TL maddi tazminat ile 15.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı taraf vekilleri davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 7.500,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ..."tan müştereken ve müteselsilen tahsiline, maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar ... ve ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının, davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 49. maddesinde kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren kimsenin, bu zararı gidermekle yükümlü olduğu düzenlenmiştir. Aynı kanunun 54. maddesinde tedavi giderleri bedensel zararlar arasında sayılmıştır.
Somut olayda, davacı tarafça müvekkilinin yüzündeki sabit izler nedeniyle estetik ameliyatı olması gerektiği gerekçesiyle tedavi gideri talebinde bulunulmuş olup mahkemece henüz tedavi gideri yapılmadığı ve malvarlığında eksilme olmadığı gerekçesiyle tedavi gideri talebinin reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar mahkemece henüz tedavi gideri yapılmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş ise de; ileride yapılması tıbbi olarak zaruri olan tedavi giderlerinin istenilmesinde herhangi bir engel bulunmamaktadır. İleride yapılması zaruri ve muhakkak olan tedavi giderlerinin talep edilmesinde herhangi bir engel bulunmadığından davacı tarafın bu talebi hakkında araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
Bu durumda mahkemece, davacı tarafın estetik ameliyat gideri hakkında gerekli tüm tıbbi belgeler dosya arasına celbedilerek estetik cerrahisi alanında uzman doktor bilirkişi ya da bilirkişi heyetinden davacının yüzündeki sabit iz nedeniyle ameliyat olmasının gerekip gerekmediği, ameliyat ile davacının yüzündeki sabit izlerin kısmen veya tamamen giderilebilmesinin mümkün olup olmadığı, tıbben ameliyatın yapılması gerekiyor ise söz konusu ameliyat için yapılması gereken tedavi giderlerinin ne kadar olduğu hususunda bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının, davacı vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 384,23 TL kalan harcın temyiz eden davalılar ... ve ..."dan alınmasına peşin alınan temyiz harcının istek halinde hükmü temyiz eden davacıya geri verilmesine, 26/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.