1. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/4485 Karar No: 2007/5352 Karar Tarihi: 14.05.2007
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/4485 Esas 2007/5352 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalı adına kayıtlı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığını ileri sürerek, kıyıda kalan kısmın tapu kaydının iptali için dava açmıştır. Mahkeme, çekişme konusu taşınmazın 49.57 m2’lik bölümünün kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, dosya içerisinde dava konusu taşınmazın tescilinin hükmen edinilmesi halinde tarafları bağlayacak hususların araştırılmadığı için karar bozulmuştur. HUMK'nın 428. maddesi gereğince hüküm BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri detaylı bir şekilde belirtilmemiştir.
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı adına kayıtlı . ada .parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığını ileri sürerek, kıyıda kalan kısmın tapu kaydının iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, oturumlara katılmamıştır. Mahkemece, çekişme konusu taşınmazın 49.57 m2’lik bölümünün kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı temsilcisi tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, tapu iptal ve terkin istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğinden toplanan delillerden; çekişme konusu ..ada ..parsel sayılı taşınmazın 27.01.1988 tarihinde kadastro ile davalı adına sicil kaydının oluştuğu anlaşılmakta ise de, dosya içerisinde dava konusu taşınmazın sadece çap kaydının bulunduğu, anılan sicil kaydının dayanağını teşkil eden hukuki sebebinin nelerden ibaret olduğu bir başka anlatımla sicil kaydının zilyetlik nedeni ile mi, yoksa tespit öncesi tapu kaydına dayanılarakmı oluştuğu yönünde yeterli bir araştırma yapılmamıştır. Oysa, anılan hususların eldeki davayı doğrudan etkileyeceği, dava konusu taşınmazın tescilinin hükmen edinilmesi halinde ise bu hususun tarafları bağlayacağı kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, öncelikle çekişmeli taşınmaza ait kadastro tutanakları, dayanak tapu kayıtları ve tedavüllerinin getirtilmesi, sicilin oluşumunun hukuki sebebinin araştırılması ve değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere eksik tahkikata dayalı olarak hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Kabule göre de, dava kabul edildiği halde harç yönünden hüküm kurulmamış olması da isabetsizdir. Davacı Hazinenin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 14.05.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.