Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2017/338 Esas 2018/2146 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/338
Karar No: 2018/2146
Karar Tarihi: 19.02.2018

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2017/338 Esas 2018/2146 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2017/338 E.  ,  2018/2146 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 24/10/2016 gün ve 2016/5654 Esas - 2016/14610 Karar sayılı ilama karşı davacı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davanın reddine dair verilen karar davacı idare vekilinin temyizi üzerine onanmış, bu karara karşı davacı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
    Dava konusu taşınmazın tapu maliki ... adına davacı idare tarafından çıkartılan uzlaşma çağrı kağıdının usulsüz olarak tebliğ edildiği, dava dilekçesi ve eklerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği,
    Bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından, Dairemizin 24.10.2016 gün ve 2016/5654-14610 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde;
    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın ... adına tesciline karar verilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın önkoşul yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, tapu maliki ... adına idarece çıkartılan uzlaşmaya çağrı kağıdı tebligatının usulsüz olduğu, dava açıldıktan sonra da dava dilekçesi ve eklerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği ve taraf teşkilinin sağlanmadığı anlaşılmıştır.

    Bir davada, öncelikle davanın taraflarına tebligat yapılarak taraf teşkilinin sağlanması gerekir.
    Mahkemece, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 02.02.2011 gün 2010/5-546 esas 2011/11 sayılı kararı da dikkate alınarak, davalıların açık adresi Kamulaştırma Kanunu’nun 7. maddesinde belirtilen tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden ve Tebligat Kanunu’nun 21/2 maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki kayıtlardan belirlenip kendilerine; şayet maliklerin ölü olduğu tespit edilirse, sunulacak veraset belgesi esas alınarak mirasçıları Kamulaştırma Kanunu’nun 14/5 maddesi uyarınca davaya dahil edildikten ve aynı şekilde adresleri tespit edildikten sonra mirasçılarına Tebligat Kanunu hükümlerine göre dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan karar düzeltme harcı ile peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 19/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.