17. Hukuk Dairesi 2019/937 E. , 2020/5567 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalı ..."in davacıya 36.000,00-TL ile borçlu bulunduğunu, davalı hakkında ... İcra Müdürlüğünde takip başlattıklarını, ancak davalının kendi mallarını davalı ..."e devretmiş olmasından dolayı haciz işleminin gerçekleşemediğini, ... ili, ... ilçesi, ... Mh. 47, 62, 74 ve 223 parsel sayılı taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulmasını ve adı geçen taşınmazların iptaline bu mümkün olmaz ise BK 19 ve devamı maddelerince tapu iptali ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ...; adı geçen taşınmazların davalı ..."e muris babası ... kaldığını, davalı ..."nın taşınmazlardaki payının 47/384 olduğunu, davalı ..."in diğer hisse sahiplerinin hisselerini satın aldığını, davacının farklı bir amaç güderek 223 parselin işlek bir yerde olduğundan bu taşınmaza yöneldiğini ifade ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili tüm mirasçıların bir araya gelerek taşınmazlardaki paylarını davalı ..."e devrettiğini, satışın gerçek olduğunu, adı geçen senede davalı ..."nın zorla imza attırıldığını ifade ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davalı ..."in kendisi hakkında yapılan icra takibine sonuçsuz bırakmak amacıyla davaya konu dört adet taşınmazı senedin vade gününe rastlayan tarihte diğer davalı ..."e devrettiği, davalı ... ile davalı ..."in birbirlerini tanıdıkları ve uzaktan akraba oldukları, bu yüzden de aradaki ilişkiyi ve icra takibini bilerek işlem yaptıkları, İİK.277 ve BK."nın 19.maddesinde belirtilen yasal şartların oluştuğu, davacının davasında haklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne ... ili, ... ilçesi, ... 47, 62, 74 ve 223 parsel sayılı taşınmazların davalı ... üzerine olan kayıtlarının iptali ile, devir ve satış tarihi olan 21/10/2013 tarihinden önceki şekilde devredilen hisse oranında davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesinde dava İİK 277 ve devamı maddelerine göre, İİK 277ve devamı şartları oluşmaz ise BK 19 hükümlerine göre davanın değerlendirilmesi ile davanın kabulü talep edilmiştir.
Mahkemece İİK.277 ve devamı maddeleri ile BK.19 madde de belirtilen şartların oluşması gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler.
İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı açılmış tasarrufun iptali davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar
arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 279.maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.
BK 19 muvazaa hukuksal nitelemesine dayalı davalarda ise; 3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü yukarıda açıklandığı gibi İİK 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere,muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde ise iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı,alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1,2 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Ancak bu tür davaların görülebilmesi içinde diğer dava koşularının yanında davacıların borçlulardan alacaklı olmaları yani hukuki yararlarının olması gerekir.
Somut olayda; davacı, davalı ...’den alacaklı olduğunu, davalı aleyhine ... İcra Müdürlüğü’nün 2013/7882 sayılı dosyaları ile takip yapıldığını beyan etmiştir. Mahkemece davanın hukuki nitelendirmesinin İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali olarak nitelendirmesi durumunda; mahkemece İİK 277 ve devamı maddelerine uygun olarak tasarrufun iptali dava şartlarının
olup olmadığı irdelemeksizin (takibe konu ... İcra Müdürlüğü’nün 2013/7882 sayılı dosyalardan aciz vesikası alınıp alınmadığı, diğer dava şartlarının olup olmadığı vs) BK 19 a dayalı olarak nitelendirmesi halinde ise yukarıda belirtilen BK 19 a dayalı davalarda olması gereken şartların olup olmadığı değerlendirilmeksizin yargılama usulleri farklı olan bir davayı hem İİK 277 ve devamı md. göre hemde BK 19. md. dayalı olarak değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davalı ..."e geri verilmesine, 14/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.