Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9958
Karar No: 2015/23554
Karar Tarihi: 09.06.2015

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2014/9958 Esas 2015/23554 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2014/9958 E.  ,  2015/23554 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
    DAVA :Davacı, kıdem tazminatı ile ücret alacağı, prim alacağı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalılar avukatınca temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, davalıya ait işyerinde tır şoförü olarak çalıştığını, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil günleri ücret alacakları ve aylık ücretlerinin ödenmediğinden iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek, işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalılar, davacının iş sözlşemesini haksız olarak feshettiğini, işyerinde fazla çalışma yapılmadığını, hafta tatilleri ile ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışılmadığını, davacının hak kazandığı tüm ücret alacaklarının ödendiğini, bu hususun davacı tarafından itirazi kayıtsız imzalanan ibraname içeriği ile sabit olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini feshetmekte haklı olduğu, fazla çalışma, hafta ve genel tatil çalışması yaptığı halde ücretlerinin ödenmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalılar temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Usul yönünden;
    Anayasa’nın 138 ve 141. maddeleri uyarınca Hakimler, Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler ve bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. Bu gerekçede hukuki esaslara ve kurallara dayanmalı, nedenleri açıklanmalıdır.
    Yine 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı Yasanın 297. maddesinde de, verilecek hükümde tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin yer alması gerektiği açıkça vurgulanmıştır. Kararın gerekçesinde maddi olay saptanmalı, hukuki niteliği ve uygulanacak hukuki kurallar belirlenmeli, bu konuda gerekli inceleme ve delillerden sözedilmeli, hukuk kuralları somut olaya uygulanmalı ve sonunda hüküm kurulmalıdır. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır.
    Mahkemece kararda tarafların iddia ve savunmalarının özetine, maddi olgulara, hukuki nitelendirme yapılamayarak taraflar arasında iş veya ortaklık ilişkisi olup olmadığı tartışmasına, delillere, uygulanacak hukuk kurallarına ve hükme hangi somut delillerle ulaşıldığına yer verilmemiştir. Karar gerekçesizdir. Salt bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Esas yönünden ise;
    a)Fazla çalışma ücretlerinin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Parça başına veya yapılan iş tutarına göre ücret ödenen işlerde, fazla çalışma süresince işçinin ürettiği parça veya iş tutarının hesaplanmasında zorluk çekilmeyen hallerde, her bir fazla saat içinde yapılan parçayı veya iş tutarını karşılayan ücret esas alınarak fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma ücreti hesaplanır. Bu usulün uygulanmasında zorluk çekilen durumlarda, parça başına veya yapılan iş tutarına ait ödeme döneminde meydana getirilen parça veya iş tutarları, o dönem içinde çalışılmış olan normal ve fazla çalışma saatleri sayısına bölünerek bir saate düşen parça veya iş tutarı bulunur. Bu şekilde bulunan bir saatlik parça veya iş tutarına düşecek bir saatlik normal ücretin yüzde elli fazlası fazla çalışma ücreti, yüzde yirmibeş fazlası ise fazla sürelerle çalışma ücretidir. İşçinin parça başı ücreti içinde zamsız kısmı ödenmiş olmakla, fazla çalışma ücreti sadece yüzde elli zam miktarına göre belirlenmelidir.
    Somut olayda davacının aylık garanti ücret ve km başına prim ile çalıştığı anlaşılmaktadır. Davacı çalışma saatleri arttıkça, alacağı ücrette prim nedeniyle artmaktadır. Bir anlamda davacı yüzde usulü gibi çalışmaktadır. Bu tür ücretle çalışmada fazla mesai ücretinin sadece zamlı kısmı hesaplanmalıdır. Davacı bu çalışma düzeninde yapmış olduğu fazla çalışmanın zamsız kısmını almıştır. Mahkemece davacının fazla çalışma alacağının yalnızca %50 zamlı kısmı hesaplanarak hüküm altına alınması gerekirken % 150 şeklinde yapılan hesaplamaya göre hüküm kurulması isabetsizdir.
    b) Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının tüm hafta tatillerinde çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Dosya içinde bilgi ve belgelere göre davacının ayda iki pazar çalışması yaptığı sabittir. Mahkemece davacının hafta tatili çalışma alacağı ayda iki pazar üzerinden hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 09.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi