14. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/1928 Karar No: 2014/5643 Karar Tarihi: 02.05.2014
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/1928 Esas 2014/5643 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2014/1928 E. , 2014/5643 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 17/07/2013 NUMARASI : 2012/527-2013/279
Davacı tarafından, davalı aleyhine 20/11/2012 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan müdahalenin önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul ve kısmen reddine dair verilen 17/07/2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_
Davacı, davalının taşınmazındaki ağaçların davacının fındık bahçesine gölge yaptığı, bu nedenle ürün veriminin düştüğünü belirterek gölge yapan ve zarar veren davalıya ait dal ve köklerin kesilerek müdahalenin önlenmesine ve 400.00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya konu ağaçların bir kısmının babaları zamanından bir kısmının da daha öncesinden kaldığını, davacı ile taşınmazları arasında yol bulunduğunu, davacının taşınmazı daha aşağıda bulunduğundan güneş ışınlarından yeterince yararlanamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 923 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 22 adet ağacın dallarının budanması suretiyle müdahalenin önlenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı ve davalı vekili temyiz etmiştir. Elbirliği halinde mülkiyette, somut olayda olduğu gibi mirasçılar arasında ortaklık bağı vardır. Bu kişiler mirasçı sıfatı ile bir mala veya hakka birlikte malik olmak durumundadır. Türk Medeni Kanunu"nun 701 ila 703. maddeleri uyarınca bu tür mülkiyetin (ortaklığın) tüzel kişiliği bulunmadığından ortaklardan her birinin eşya üzerinde doğrudan bir hakkı da yoktur. Bu anlatımın doğal sonucu olarak da mülkiyet bütünüyle ortakların tümüne aittir. Elbirliği mülkiyetinde malikler mülkiyet payını ayırmadığından eşya üzerinde paydaş değil ortaktır. Yine bu tür mülkiyette işin özelliği gereği ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Şayet davalı olacaklarsa davanın ortakların tümü aleyhine açılması gerekir. Dava konusu 923 parsel sayılı taşınmaz elbirliği mülkiyet rejimine tabi olup, davalı ile dava dışı kişiler dava konusu taşınmazda hisse sahibi bulunmaktadırlar. Somut olayda, davacı tarafından 923 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ağaçların dal ve köklerinin kesilerek davalının müdahalesinin önlenmesi ve tazminat talep edilmiş olup dava konusu taşınmazda davalı ile dava dışı kişilerin elbirliği halinde hissedar bulunmalarına göre ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan davanın ortakların tümü aleyhine açılması gerekir. Mahkemece, bu husus gözardı edilerek taraf teşkili sağlanmaksızın davanın esasının incelenerek sonuçlandırılması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer ve davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 02.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.