Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/932 Esas 2016/6396 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/932
Karar No: 2016/6396
Karar Tarihi: 26.05.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/932 Esas 2016/6396 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/932 E.  ,  2016/6396 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkili tarafından ... plakalı aracın davalı adına sigortalandığını, davalının malik ve sigorta ettireni olduğu araç sürücüsünün 15/05/2010 tarihinde 8/8 asli kusurlu olarak ... plakalı motorsiklete çarptığını, herhangi bir belge sunmadan ve işlem yapmadan kaza yerini terk ettiğini beyanla, asıl davada; hasara uğrayan araçtaki sürücü ile yolcunun yaralandığını, tedavi gideri olarak toplam 17.380,87 TL tazminat ödendiğini, ödenen bedelin tahsili için davalı aleyhine .... İcra Müdürlüğünün 2011/7058 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu bildirerek davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiş, birleşen davada ise; hasar gören motorsiklet için 1.034,60 TL hasar bedeli tespit edilerek motorsiklet maliki Yaşar Safran"a ödendiğini, davalı aleyhine .....İcra Müdürlüğünün 2011/9196 E. sayılı dosyası ile girişilen takibe itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

    Davalı vekili asıl ve birleştirilen dava yönünden, zamanaşımı ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davalıya ait aracın sürücüsünün ağır kusuru bulunmadığını, olay yerini terk etme nedeninin aracı ile çarptığı kişilerin ölmüş olabilme ve bunun neticesi tutuklanarak cezaevine girme korkusu ve kendisine yardım edenlerin mağdur olmamalarını istemesinden kaynaklandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, asıl davanın ve birleşen davanın reddine, karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Asıl dava ve birleşen davalar, davalı sigortalıya ait aracın 3. kişilere verdiği zarara ilişkin olarak ....esi gereği tedavi gideri ve hasar bedelini ödeyen davacı tarafından rücuen tahsil için başlatılan icra takiplerine vaki itirazların iptali istemine ilişkindir.
    1086 Sayılı HUMK"nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir. Ayrıca; 1086 Sayılı HUMK"nun 45. maddesi ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 166. maddesi uyarınca, birleştirilen dava dosyaları birbirlerinden bağımsız ayrı bir dava olup,birleştirilen her dava hakkında usul hükümlerine göre ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir. Yukarıda belirtilen ilkeler gözardı edilerek, infazda tereddüt oluşturacak şekilde asıl ve birleştirilen davalar yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmamış olması doğru görülmediğinden, kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.